Hava Durumu

Kimseye güven kalmadı!

Yazının Giriş Tarihi: 22.08.2022 08:27
Yazının Güncellenme Tarihi: 22.08.2022 08:27

Güven’ güzel bir kelimedir, duygusu iyi hissettirir.

Bir insanın varlığına ve yeteneklerine duyulan itimat olarak tanımlanmıştır.

Mesela; Küçük bir bebeğin anne kucağındayken hissettiği rahatlık, yere düşen çocuğun onu tutup kaldıran babasına bakarken ki tebessümü, güven duygusunun sonucudur.

Okulu yeni bitirmiş bir genç, iş ararken bilgi ve yeteneklerine güvenir.

Otobüsteki yolcu cebinde parası varsa kendini güvende hisseder.

Her şeyden bıkıp, isyan ettiğiniz anlarda, aile içinde hissedilen sevgi güven verir.

Birey; milletine, siyasetçisine, yargısına, adaletine güvenmek ister…

İşin özü; Güven duymak insani bir ihtiyaçtır ve güvende hissetmek adına hayat boyu kişisel mücadelemizi veririz.

Ancak son zamanlarda “kimseye güven kalmadı” cümlesini çok duyar olduk. Özellikle başımıza olumsuz bir durum geldiğinde benzer cümleleri çok söyler olduk.

Hâlbuki güvensizlik ortamını yaratan insanın ta kendisi…

***

Mesela; Gazetecilerin tarafsızlığından eser kalmadığı, yanlı yazılar yazıldığı ya da görmezden gelinen haber akışının olduğu konuşulurken elbette haberciye duyulan güven konusunda problemler var…

Diğer tarafta siyasetçilere karşı da bir güvensizlik problemi var. Okuduğum bir haberde “Kültür yoksunu insandan politikacı olur ancak siyasetçi olamaz” yazıyordu. Bu iş aslında herkesin elinin harcıyla girişebileceği bir iş değil ama ülkemizde siyaset rastgele yapılıyor. Siyasetçileri merak edip ‘kimdir?’ diye araştırdığınızda birçoğunun gençlik yıllarında bulundukları politik ortamlardan etkilenerek yola çıktıkları görülüyor. O nedenle yakın çevrenin olumlu örneklerle örülü olması bugüne yansıyacak duruş adına önemli bir ayrıntı… Sonuç olarak da kişi güvendiği bazen de kötünün iyisi diye tanımladığı siyasetçiyi destekliyor!

Daha pek çok alanda güven konusunda problemler yaşanan zamanda her şeyin ucu dönüp dolaşıp y, z diye alfabetik de adlandırılan gençlere geliyor.

O zaman da “biz olduğumuz kadar olduk da peki, Türk gençliğine güvenilir mi” sorusu soruluyor.

Durum ben de hiç şaşmıyor.

Çünkü Mustafa Kemal Atatürk gençlere güveniyordu.

"Türkiye Cumhuriyetinin, özellikle bugünkü gençliğine ve yetişmekte olan çocuklarına hitap ediyorum: Batı senden, Türk'ten çok geriydi. Manada, fikirde, tarihte bu böyleydi. Eğer bugün batı teknikte bir üstünlük gösteriyorsa, ey Türk Çocuğu, o kabahat de senin değil, senden öncekilerin affedilmez ihmalinin bir sonucudur. Şunu da söyleyeyim ki, çok zekisin! Bu belli. Fakat zekânı unut! Daima çalışkan ol..." diyordu.

İşte bu nedenle ben de Türk gençliğine güveniyorum.

Yeter ki affedilmez ihmallere düşmeyelim.

Burada Einstein’ın şu sözü aklıma geliyor: "Dünya seyirci olup tepkisiz kalanlar yüzünden tehlikeli bir yerdir."

Güven dolu günler dilerim…

Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.