Mudanya için son viraj

Yerel seçimler yaklaşırken aday adaylarını tanımaya devam ediyoruz.

Bu cümleyi kaçıncıya kullanıyorum, ben de unuttum!

Adayların netleşmemiş olması, gündemi de bizi de yordu.

Süreç ne zaman tamamlanacak?

Herkes başka bir tarihi işaret ededursun, bu sefer gazetemizin misafiri Mudanya Belediye Başkan Aday Adayı Yüksek İnşaat Mühendisi Deniz Dalgıç oldu.

CHP’den en çok aday adayı başvurusunun Nilüfer Belediyesi için olmasını beklerken, rekoru Mudanya üstlendi.

Bence her şeyden önce bu merak konusu olmalı.

Mudanya’da nasıl bir sorun var ki, herkes çalışmaya talip…

Önce Deniz Dalgıç’ın projelerinden bahsedeceğim sonra bu konuya bir açıklık getireceğim.

***

Bursalılar yaz kış ayırt etmeksizin nefes alabilmek için Mudanya’ya gitmeyi tercih ediyor.

Denizin varlığı bunun en büyük etmeni bana göre.

Ama buna ulaşabilmek de öyle kolay değil artık.

Trafiği ve peşinden sahildeki yürüyüş alanının tıklım tıklım oluşunu göze almak gerekiyor.

Bu kadar rağbet görmesine karşın turizm alanındaki varlığı ise tartışmalı ilçenin.

Katma değer yaratamayan her unsur atıl kapasite olarak yok olmaya mahkûm.

Belki seçimin olması bu açıdan bir avantaj.

Bu sayede çok sayıda proje geliştiriliyor.

Aday olacak kişi eğer seçimi de kazanırsa bunun bir fırsata çevirmeli.

Sonuçta elinde çok sayıda çalışması yapılmış fikir olacak!

Aynı düşüncede olan ve ekip çalışmasının ruhuna inanan Deniz Dalgıç’ın öne çıkan başlıkları: Tarım ve Turizm!

Mudanya’nın, sahip olduğu tarihi ve coğrafi değerlerle Türkiye'nin en önemli turizm destinasyonlarından biri olma potansiyelinin olduğunu vurgulayan Dalgıç, bunu nasıl değerlendireceklerini şu şekilde aktardı:

“Mudanya’mızın İtalya, Fransa ve İspanya gibi aynı iklime sahip ülkelerin benzer şehirlerinden herhangi bir eksiği yoktur. Çok kaliteli zeytinimiz, çok çeşitli üzümümüz, birçok türde geleneksel peynirlerimiz yanında dünyaca meşhur kara incirimiz ve bir iç deniz olarak dünyada benzeri az bulunan Marmara Denizi’ne kıyı, 45 km’lik bir sahil şeridimiz mevcuttur. Tek eksiğimiz bu değerlerimizi deneyimleme imkânını uluslararası uygarlık standartlarında sağlayacak projeleri geliştirme vizyonudur.

Bu vizyonu ortaya koyup, doğru planlama ve yatırımla Mudanya, İtalya’nın Toskana bölgesi ya da son yıllarda benzer şekilde yıldızı parlayan, uluslararası birçok ödüle layık görülen İzmir’in Urla ilçesi gibi, yerel halkın gelir seviyesinin çok arttığı bir gastronomi turizmi bölgesi haline gelecektir.”

Evet, en büyük sorun ekonomi.

Ve kriz dönemlerinde bundan çıkışı sağlayacak olan anlık işlere yöneliyoruz. Ama kalıcı çözümler için uzun vadede çalışmalar gerekiyor.

Bu nedenle turizm kozunun iyi oynanması lazım!

Sahip olunanın değerlendirilmemesi sadece Mudanya için değil tabii ki, Bursa’nın geneli için bir dert.

Deniz Dalgıç soruyor: “Kıyıda balık yiyebileceğimiz bir yer var mı, yerel lezzetler sunuluyor mu?”

Buna bile erişemiyoruz.

En son gittiğimde marka hamburgercilerin kuyruğu ile karşılaşmak şaşırtmıştı beni.

Turistin vereceği tepkiyi siz düşünün.

Fiyat standardizasyonu sağlanamadığı ve çeşitlilik bulunmadığı için herkes bildiği adrese yöneliyor ve bu süreçte kazanan yine o şubeleri işleten büyük markalar oluyor.

Mudanyalı kazanamadığı sürece ne faydası var?

Haliyle turizm ve ekonomi birbirine güçlü bir şekilde bağlı.

Diğer sorun ise, tarımın durumu.

Zeytin ve incir yardım çığlığı atarken, Dalgıç bu konuda da iddialı olduğunu dile getiriyor.

‘Çok özel incir, güzel zeytin’ gibi methiyeler sıralamak kolay.

Ama üreticiler ekonomik döngü bekliyorlar.

Takdir edersiniz ki yapılacakların ayrıntıları adaylık süreci tamamlanınca paylaşılacak.

***

Gelelim benim gündemime.

Neden Mudanya’da aday adayı rekoru var?

Sebebini şöyle açıkladı Dalgıç:

“Bana göre bunun 2 sebebi bulunuyor. Birincisi; deniz, tarih ve kültür iç içe. Haliyle herkes Mudanya’yı çok seviyor. Ekonomiye kazandırılamayanları görüyoruz ve bir şeyler yapmak istiyoruz, hayallerimiz var. İkincisi ise; CHP’de yaşanan değişim rüzgârı. Bu hepimize umut oldu. Bugüne kadar sessizliğini koruyanlar, umut olduğunu görünce sahaya çıkmaya karar verdi.”

Unutmadan, Dalgıç’ın ‘beklentisiz siyaset yapılmalı ve yerel yönetimler siyasi otoritelerden bağımsız olmalı’ görüşüne sonuna kadar katılıyorum!

Hep dile getirdiğim bu fikir hayat bulacak mı?

Hem Mudanya için hem de diğer tüm belediyeler için bu son viraj…