Cuma günü yoğun ilgi ile başlayan 3. Bursa Gastronomi Festivali’nin sonuna geldik.
Her sene ‘acaba ilgi görür mü?’ diye düşünüyoruz ama daha önce de olduğu gibi Bursalılar bir an olsun alanı boş bırakmadı.
Üstelik ilk iki gün sıcaktan mahvolduk.
Merinos Park’ta kurulan stantlarda tenteler resmen sera etkisi yarattı.
Buna rağmen herkes memnundu.
Ve bu sefer daha önceki şikayetler göz önünde bulundurularak düzenleme yapılmıştı!
Kadın kooperatiflerinin olduğu sokak yine aynı kalmak şartıyla; yemek stantları ana sahadan ayrılmış ayrı bir noktaya toplanmıştı ki; bu çok akıllıca olmuş.
Geçen sene en çok sitem bundan gelmiş; ocakların dumanından göz gözü görmemişti.
Ana sahnenin çevresini de Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin iştiraklerinin ve ilçe belediyelerinin kendi tanıtımlarını yaptıkları stantlar sarmıştı.
Her şey yerli yerinde, düzenli olduğu için gezmek de daha kolay oldu.
Tabii bana göre festivalin kazananları kadınlar oldu!
‘Kazanma’ kelimesini kullanınca yalnızca maddi getiri akıllara geliyor.
Hâlbuki markayı, kuruluşu tanıtmak kazançların en büyüğü.
Kadın kooperatifleri bu anlamda çok başarılıydı.
Kendi ürettikleri gıda ürünlerini, coğrafi işaretli yiyecekleri hem konuklara ikramla tanıtma fırsatı buldular hem de sosyal medya fenomenleri videolar çekerek Türkiye’ye aktardı.
Nitekim ilk akşam fenomenlerin adresi; S.S. Zeyniler Çalıkuşu Kadınlar Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’ydi.
Bizim yazarak duyurmaya çalıştığımız ‘Zeyniler Hınkalı’nı onlar canlı yayınlarla çok sayıda kişiye ulaştırdı.
Balaban Kadınlar Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’nde ahududu-erik suyu, Bursa Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi’nde yaban mersini, zerdeçal, gül sirkesi dikkat çekiciydi.
Çoğunluğu Yıldırım’da hayat bulan kuruluşların arasında elbette diğer ilçelerden de katılımcılar mevcuttu.
Tıpkı Nilüfer’den Bursa LOTUS Kadın Girişimi Kooperatifi gibi!
Onlarca ismi burada zikretmek mümkün değil.
Hepsini yıl içinde ayrı yarı anlatmak için çaba sarf ediyoruz.
Unutmadan, kadınların festivaldeki destekçileri arasında Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey ve eşi Seden Bozbey vardı.
Tüm stantları tek tek gezdiler, bilgi aldılar; ürünleri denediler, tanıtıma katkı ve anı olması için fotoğraf çektirdiler.
Siz de sosyal medya hesaplarından kadın kooperatiflerini takip edebilir, istediğiniz ürünler için iletişime geçebilirsiniz!
Süreç boyunca renkli görüntülere sahne olan festivalin açılış konuşmasını Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey yaptı.
Törene Başkan Bozbey ve eşi Seden Bozbey’in yanı sıra Vali Yardımcısı Rıza Gençoğlu, Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu, CHP İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu Genel Başkanı Bendevi Palandöken, Bursa milletvekilleri, BESOB Başkanı Fahrettin Bilgit, ilçe belediye başkanları, Büyükşehir Belediyesi bürokratları, gastronomi profesyonelleri, şefler, gastronomi öğrencileri ve vatandaşlar katıldı.
Başkan Bozbey, ‘Damağımdaki Bursa’ temasıyla bu yıl üçüncüsü gerçekleştirilen Gastronomi Festivali’nin, kültürel mirasın da keşfedileceği bir serüven olacağını belirterek konuşmasına başladı ve şöyle devam etti:
“Bu yıl, Bursa mutfağı ve ürünlerimizden oluşan bir festival hazırladık. Kentimizin hikâyesini, kendi ürünlerimiz ve yemeklerimizle soframızda anlatmak istedik. Bursa’nın sahip olduğu tarımsal zenginlik, sofralarda da tüm ihtişamıyla hayat buluyor. Buna rağmen çiftçimiz bundan hak ettiği karşılığı alamıyor. Her karışından bereket fışkıran toprağın üzerinde yaşayanlar, şu an en temel gıda ihtiyaçlarını dahi karşılarken iki kere düşünmek zorunda kalıyor. Kentimizin geleceği, sofralarımızın sağlıklı gıdalarla buluşması için en önemli şart, topraklarımıza sahip çıkmaktır!”
Festivalin lansmanında da Başkan, çiftçilerin içinde bulunduğu ekonomik şartlara dikkat çekmiş ve ‘yerel tedarik’ için çağrıda bulunmuştu.
Başkan; “Gastronomi turizmi, yerel mutfakların keşfedilmesi kadar yerel ekonomiye katkı sağlama açısından da büyük bir potansiyele sahiptir. Bu festivalin bir diğer sonucu da durgun yerel ekonomimize bir hareket getirmektir. Önümüzdeki senelerde bu ekonomik faydayı daha da yaygınlaştıracağız” diyerek üreticinin yanındayız mesajını bir kez daha vermeyi ihmal etmedi.
7 farklı ülke ve 10 farklı ilden gelen katılımcılarla üç gün süren festival ne yazık ki bitti.
‘Kaç kişi ziyaret etti?
Kim ne kadar fayda sağladı?
Gastronomi meraklıları bu sene amacına ulaşabildi mi?’
Bunları ilerleyen zamanda öğreneceğiz elbette…