Hava Durumu

Canını seven kaçsın!

Yazının Giriş Tarihi: 21.04.2025 00:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 21.04.2025 00:05

40 dakikaya yakın otobüs bekledim…

Yanlış anlaşılmasın bu süre boyunca hiç araç gelmemiş değil elbette.

3 otobüs yanaştı durağa; şoför arka kapıyı açarak seslendi:

“Yer bulabiliyorsanız buyurun…”

Kapının aralanmasıyla az da olsa hava almayı başaran yolcuları görünce tabii ki sonraki aracı beklemeye başladım.

Bu eziyete katlanabilecek kadar azimli değilim, Heykel’e yürüyerek gitsem daha az acı çekerim.

Yetişmem gereken bir etkinlik olduğu için taksiye binmeye karar verdim.

15 dakikalık yolu 45 dakikada aşmanın izahı var mı?

Yolda kaza olur, trafik kitlenir; bir nebze anlarız.

Sebebi yalnızca kalabalık!

Tur otobüsleri, keyfekeder araçlarıyla gezmeye çıkanlar, servisler, minibüsler, dolmuşlar, şunlar bunlar…

Saymaya kalkınca çoklar…

Ve o an dedim ki taksi şoförüne:

“Bursa’nın turizmi canlandırılmalı,

Tarih ön plana çıkarılmalı,

Elimizdekinin kıymetini bilmiyoruz,

Yeterince reklam yapabilsek ihya oluruz vb. cümleleri hem yerel yönetimler hem de basın olarak biz çokça kullanıyoruz ama hata ediyoruz.”

Doğru cümle:

Canını seven kaçsın olmalı!

***
‘Yok’ları sayayım mı size?

Yol, ulaşım, tesis, kısacası altyapı yok.

O zaman neyimize güvenip de turizm için çağrılarda bulunuyoruz?

Daha bu şehir kendi vatandaşına hizmet sunamazken, turiste yer yok.

Ahmet Vefik Paşa Tiyatrosu’nun ara sokağını örnek olarak sunmak istiyorum.

Daracık bir alanda hem dolmuş durakları hem de otopark mevcut.

Çarşıya ara sokaklardan yürüyeyim de nostalji olsun diye düşünürseniz, yandınız.

İki bina arasına arabanın kapılarını sürte sürte park etmeye çalışıyor insanlar.

Yayaya geçit yok, kornaya basa basa ‘çekil oradan’ diye bağırıyorlar.

Bir hafta sonu manzarası bu; çileden çıkaran, gezmeye-alışveriş yapmaya tövbe ettiren!
O eşsiz yorumu da duyar gibiyim:

‘O halde evinde otur!’

Kalabalığın ekonomiye bir katkısı olsa yine hak vereceğim, o da yok.

Esnaf hep kan ağlıyor; ilçelerden ya da çevre illerden Kapalı Çarşı’ya güruh halinde akanlar kuru kalabalık.

Fiyat karşılaştırması, ön değerlendirme gezisi gibi de değil yalnızca dolanıyorlar…

***

Eski Bursa’yı yıkıp, yeniden yapmak mümkün değil.

Ancak sanayiyi buraya yığar; göçün önüne geçemezseniz olacağı bu.

Madem o kadar meraklıyız dışarıdan gelene o halde biz de Venedik sistemine geçelim.

-Şimdi nasıl da linç edileceğim, yine de görüşümden dönmeyeceğim!-

Haberlerde gördüğüm şu açıklama ile beynimde şimşekler çaktı:

“İtalya'nın kanallarıyla ünlü tarihi kenti Venedik'te, günlük turist yoğunluğunu kontrol edebilmek amacıyla geçen yıl ilk kez yürürlüğe konulan ve günübirlik gelenlerden ‘giriş ücreti’ alınmasını öngören uygulama bu yıl da devam edecek.”

Devamı şöyle:

Venedik Belediye Meclisi’nin Eylül 2023'te günlük aşırı turizme karşı tedbir amacıyla aldığı karar doğrultusunda, ilk kez geçen yıl 29 günde denenen ‘giriş ücreti’, bu sene de yine yoğun geçmesi beklenen 54 günde uygulanacak.

Günübirlikçilerden giriş ücreti alınması 18 Nisan'dan 27 Temmuz'a kadar özellikle tatil ve hafta sonlarına denk gelen günlerde uygulanacak.

Ücreti ödemeyene 25-150 euro arası ceza+10 euro giriş ücreti fatura edilecek.

Tarihi kente bu yıl bahar ve yaz döneminde günübirlik gelmeyi planlayan turistlerin, ziyaretleri belediyenin ‘yoğun gün’ olarak belirlediği 54 günden birine denk geliyorsa, ‘Contributo di Accesso a Venezia’ (Venedik'e Giriş Katkısı) adıyla oluşturulan internet sitesinden rezervasyon yapması gerekecek.

Giriş ücreti kente gitmeden 4 gün önce ödenirse 5 euro, son 3 günde ödenirse 10 euro olarak belirlendi.

Kentin ana giriş noktalarından Santa Lucia Tren Garı, Roma Meydanı ve Tronchetto Otoparkı'nda geçen yıl olduğu gibi uygulamaya dair bilgilendirici panolar, ödeme ve kontrol noktaları konuldu.

Üstelik ekonomik getirisi mevcut; 29 günde 2,4 milyon euro gelir sağlanmış!

***

Benim önerim günübirlikçilerin ötesinde göçün de önlenmesi adına.

Hava kirliliğinden boğuluyoruz.

Ulaşımda stresten tükeniyoruz.

Buna da ‘yaşamak’ diyoruz.

Bundan sonra tıpkı ‘deprem ve kentsel dönüşüm’ konusunda şaşırtıcı bir gelişme olana kadar yazmayacağımı belirttiğim gibi; turizm için de aynı vaatte bulunuyorum.

Canını seven Bursa’dan kaçsın, kimse bana ‘daha çok insan gelmeli’ demesin…

Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.