‘Beta’lara merhaba!

Hayatta en önemli şey nedir?

Kendini tanımak ve gerçekleştirmek!

İfadeye yabancı olanlar için kısa bir açıklama yapayım:

Kendini gerçekleştirmek; Amerikalı Abraham Harold Maslow tarafından ortaya konan İhtiyaçlar Hiyerarşisinde, piramidin en üstünde yer alan durumdur. Fizyolojik ihtiyaçlar, güvenlik, sevmek-sevilmek, saygınlık kazanma gibi hayat boyu mücadele edilen unsurlardan sonra ulaşılan en üst mertebedir.

En kıymetlisidir.

Buraya ulaşan; erdemli, yaratıcı, problem çözücü, önyargısız, hakikatleri kabul eden, kendi potansiyelini fark etmiş kişi olarak tanımlanmaktadır.

Çok az kula nasip olmakla beraber; bunu dert edinip kişisel gelişim kaynakları arasında kaybolanlar da mevcuttur.

Tabii çeşitli tanımların peşine takılıp gidiyoruz.

Kişilik testleri, duygu-durum analizleri yaptırarak ‘ben şu kişiyim’ demek ne kadar doğru?

Bu testlerde yanıtlanan her soru yine başka bir insan tarafından oluşturuldu. Çıkan sonuç ne kadar gerçekleri yansıtabilir?

Tüm bunlar ışığında başka başka sınıflamalara da maruz kalıyoruz.

Mesela kuşak kavramı.

Baby Boomer, X kuşağı, Y kuşağı, Z’ler, Alfalar…

Çeşitli özelliklerle bireyler sınıflandırılıyor, madde madde herkes kendisini bu tanımlarda arıyor.

İllaki bir madde uyuyor ve ‘işte bu benim’ deniyor.

Ortalama ifadelerden bazıları uygun düşecektir zaten.

Burada atladığımız şey; toplum içindeki uyumsuzlukları analiz edebilmek, yaş gruplarının birbiriyle ilişkilerini açıklarken kolaylık sağlayabilmek için literatürün getirdiği bir şey bu!

Dünya ve Türkiye’deki konjonktürden belirtilen tarihler arasında benzer şekilde etkileniyor; sosyo-ekonomik, psikolojik gelişimimizi bu doğrultuda sürdürüyoruz.

Ancak; ben doğum tarihime göre ‘Y Kuşağım’ ama bazen bir X gibi ya da Z gibi davranabiliyorum.

Hataya, sınırlar çizdiğimizde düşüyoruz!

Son yıllarda dillerden düşmeyen ‘Z Kuşağı’, bu sınıflanamadan en çok çeken oldu.

Neredeyse tüm bozuklukların sebebi onlar.

Yakında birileri çıkıp; ‘uzaylılar gelirse, gençler yüzünden’ diyecek diye korkuyorum.

***

Farkında olmadan yıllar geçerken Z’ler bile yaşlandı.

Peşinden gelen Alfalar hakkında az bilgi var.

Çünkü henüz çocuklar, büyümekteler.

İş hayatında nasıl davranışlar sergileyecekleri henüz netlik kazanmadı.

Elbette teknolojiyi ellerinde oynatıyorlar; dünyaya geldikleri andan itibaren tablete, bilgisayara baktılar.

Dikkat, televizyon demiyorum!

Bu da kendilerine en uzak kalan X kuşağı ile aralarında ciddi bir kırılmaya sebep oldu.

Gündelik hayatta markette, durakta karşılaştığınız orta yaş grubu ile sohbetlerinizi anımsayın.

Gözlemlerime göre gençler; amca ve teyzelerle anlaşabilmek için başka bir frekansa geçiyor ve sanki normalde başka bir dil konuşuyorlarmış da o an anlaşılabilmek için Türkçeye geçmiş gibi davranıyorlar.

Sosyal meydanın etkisi yadsınamaz.

Yeni bir evren oluşturulurken, uyum sağlayamayan hızla sürecin dışına itiliyor.

Hepsini kabullendik, az ya da çok tanıdık.

Peki, ya 2025’ten itibaren doğanlar hangi sınıfta olacaklar?

BETA’lara ‘merhaba’ deyin!

2025 ile 2039 yılları arasında doğacak olan çocukların Beta Kuşağı'na dahil edileceği açıklandı.

Dijital dünyanın ortasına doğacak olan bu çocukların önümüzdeki yüzyılı görebilecek kadar uzun yaşamaları bekleniyor.

Beta Kuşağı, daha doğmadan dijital dünyada varlık gösterecek.

Yapay zekâ, otomasyon, sanal gerçeklik gibi teknolojilerin, hayatlarının her anına entegre olacağı ve bu çocukların, bugünün çocuklarının erişemediği teknolojilere, akıllı cihazlara ve dijital platformlara hızla adapte olacağı öngörülüyor.

En heyecanlısı 22. yüzyılı görebilecekler!

Keşke gelecekten haber de getirebilseler doğarken…

Bu kuşağın doğacağı dönemde yaşam beklentisinin oldukça yüksek olması ve tıbbi ilerlemeler, sağlık hizmetlerindeki gelişmeler, yaşam kalitesindeki iyileşmeler sayesinde, Beta Kuşağı'nın 2100'lü yıllara kadar yaşamaları bekleniyor.

Kulağa hoş geliyor ama çevresel sorunlarla ve sürdürülebilirlik derdiyle cebelleşecekler.

Yaşayacakları en büyük zorluklar arasında bilgi kirliliği, dijital bağımlılık yer alacak.

Beta Kuşağı'nın ebeveyni çoğunlukla Z Kuşağı’ndan olacak.

Bizi nelerin beklediğini çok merak ediyorum.

Belki erken ama ‘iyi ki doğdunuz Beta’lar…