Az sabır, sadece 55 yıl!

Yazının Giriş Tarihi: 24.01.2025 00:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 24.01.2025 00:05

Türklerin en beylik hayalidir; okuldan mezun olup, iyi bir işe girip, kazancıyla ilk önce ev almak!

Ev sahibi olmak statü göstergesi de aynı zamanda.

Özellikle ekonominin tepetaklak olduğu dönemde şu cümleyi çok duyuyoruz:

“Allah kiracıların yardımcısı olsun!”

Sömürü düzeninin parçası hâline gelen ve ‘İster dediğim tutarı ödersin ister evimi boşaltırsın’ diyen ev sahiplerinden de bu iyi niyet cümlesini duymak çok güldürüyor.

Herkes, her şeyden şikâyetçiyse; gerçek suçlu ve mağdur kim?

Bundan 100 yıl sonra uğruna mücadele ettiğimiz, kredi çektiğimiz ve ödemek için ömrümüzü ipotek ettirdiğimiz tüm o konutlar birer yıkıntıya dönüşmüş olacak; kimse yüzüne bakmayacak.

Hepi topu pembe panjurlu evimiz olacaktı…

Bu hayal, gençler için suya düşmüştü zaten.

Tarihte ilk kez bir nesil bu kadar fakir, bu kadar çaresiz.

‘Yetişkinler de durum nasıl?’ sorarsanız, o da iç açıcı değil…

Tabii bu benim yorumum değil, Türkiye’de 2024 yılı konut satışları açıklandı.

Enflasyonla cebelleştiğimiz bir yılı geride bırakıp, daha da beterine mi başladık, ne dersiniz?

Ve asıl soru bir ev alabilmek için kaç yıl çalışmamız gerekiyor?

-Hâlbuki barınma en temel ihtiyaçlardandı, herkesin erişim hakkı olmalıydı!-

***

Faiz indirimi pek çoğumuzu ümitlendirdi ancak ekonomide henüz beklenen iyileşme gözlemlenmedi.

Özellikle gıda fiyatlarındaki yükselme durmadı, toplumun belini de bu büktü.

Birikim yapmak mümkün değil.

Atadan dededen kaynağı olmayanlar kendi gelirleriyle yatırım yapamıyor, yapmak gibi de bir hayal kurmuyor.

Anlık yaşıyor, geleceği düşünmemeyi tercih ediyor.

TÜİK’in Gelir Dağılımı İstatistikleri ve TCMB’nin Türkiye Konut Birim Fiyatları verisine göre, ortalama gelirle Türkiye’de ev almak giderek zorlaşıyor.

Dar gelirli için tablo daha da vahimleşiyor.

Şimdi istatistik zamanı!

-Okumak biraz boğucu olsa da doğru bir analiz için sayılara ihtiyacımız var!-

***

Ortalama yıllık hanehalkı kullanılabilir gelirine göre, 100 metrekare ev almak; 2010-2020 döneminde ortalama 6 yıl olarak tespit edilmiş.

Bu, 2021’de 8 yıla,

2022 ve 2023’te 17 yıla çıkmış.

2024’te de 10 yıl olarak belirlenmiş.

İnanın bunlar iyimser veriler.

Çünkü gelir gruplarına göre incelendiğinde durum çok başka.

Önce en üst gelir grubuna bakalım:

2010-2020 döneminde 3 yılda ev alabilen üst gelir grubu; 2021’de 4 yılda bunu başarabiliyor. 2022-2023 arasında 10 yıla çıkan süre, 2024’ün son ayında uygulanan faiz politikasıyla krediye erişilebilirliğin biraz iyileşmesi sayesinde 5 yıla geriliyor.

Ah, ah zenginler bile bu hâldeyse, dar gelirli, asgari ücretli ne yapsın, değil mi?

Belki de bakış açısı şöyledir;

Dar gelirlinin mülk sahibi olmasına gerek yok; onlar fakirliğin kısır döngüsünde emeklerinin karşılığı aldıkları üç beş kuruşla birilerinin kiracısı olmalı ki sistem devam edebilsin!

***

O şok edici veride sıra:

Dar gelirlinin 2010-2020 döneminde 100 metrekare ev alabilmesi için ortalama 16 yıl çalışması gerekiyordu.

2021’de 22 yıla, 2022’de 52 yıla çıktı ve 2023’te 55 yıl ile rekor kırdı.

2024’te 31 yıla gerilese de önümüzdeki dönemde daha iyimser bir tabloyla karşılaşmamız mümkün gözükmüyor.

Verilere göre; ipotekli satışlarda yeniden bir kıpırdanma görünse de krediyle ev almak, hem yüksek faiz oranları hem de yüksek ev fiyatları nedeniyle çıkmaza girdi.

Belki koca bir ömür çalışıp, kazancı olduğu gibi birikime ayırabilenler ölmeden bir ev sahibi olabilirler.

Nobel Ödüllü Yazar Jose Saramago ne güzel söylemiş:

“İnsanları temel ihtiyaçları ile meşgul edersen, kaybettikleri özgürlüğü unuturlar!”

Hepimize geçmiş olsun...

‘Zimem Defteri’ni duydunuz mu?

14.03.2025 00:05

Bursa’da yazdan kalma günler yaşanıyor. Bir de Ramazan ayında olunca; iftar sonrası herkes sokaklarda. Ancak gezip, dolaştığımız yerlerdeki farklılıkları göremeyecek kadar at gözlüğü takmış durumdayız. Merak duygusundan yoksun oluşumuz ruhumuzu öldürüyor, kimse de bunu fark etmiyor! Mesela Hanlar

Mizahın efendisi Kent Müzesi’nde

13.03.2025 00:05

Gündem yoğun olunca bazı yazmak istediklerimi ertelemek zorunda kalıyorum. Onlardan biri; ‘Cemal Nadir Evine Dönüyor’ sergisi. Tabii sergileri düz bir metinle anlatmak çoğunlukla anlamsız oluyor. Hep dediğim gibi keşke bu mecrada da video paylaşmak mümkün olsaydı. Yine de elimden geleni yapacak,

‘MEDULA’ da sizlere ömür!

12.03.2025 00:05

‘Sağlık’ deyince herkesten bin ah işitiyorum. İnsanlar en çok ağrılarından, hastalıklarından değil; hastanelerde randevu bulamamaktan şikayetçi. Bir keşmekeşinin ortasındayız. Aile Sağlığı Merkezleri’nde yaşanan sorunlar gündemdeyken, buna bir de eczaneler eklendi. Bursa Eczacı Odası Başkanı Adn

Yaşamak bir ‘Açlık Oyunu’!

11.03.2025 00:05

Hayatımıza rahat devam edebilmek için çoğu habere duyarsız kalabiliyoruz. Zaten herkesin acısına kendi acımız gibi yaklaşsak mahvoluruz. Bu nedenle uzmanlar; “Empati kurun ama sempatiye geçmeyin!” diye hep uyarıyor. -Empati; biriyle birlikte hissedebilmek iken, sempati onun için hissetmek olarak

1866’dan Bursa manzaraları

10.03.2025 00:05

Bursa’da yaşayıp da onu da tanımamak bana hayatı kaçırmak gibi geliyor. Bu serzenişte defalarca bulunduğumu biliyorum. Bazı gezi noktalarına dikkat çekerek; sizin de bu entelektüel bilgiden mahrum kalmamanız için bir çaba benimkisi! Sözü yine Zindan Kapı’ya getireceğim. “Cilimboz Deresi boyunca

‘Dönüşüm, politik ve ekonomiktir!’

08.03.2025 00:05

Baştan belirtmeliyim ki birazdan okuyacaklarınız arasında sürpriz bir gelişme göremeyeceksiniz. Ancak bugüne kadar ülkemizdeki gerçeklere gözünüzü kapatmış, depremle ilgili oluşturulan gündemlerden uzak kalmışsanız; o zaman sizi şaşırtabilirim! Yine, yeniden ‘kentsel dönüşüm’ temalı bir toplantıda

‘Kadın, kadının yurdudur!’

07.03.2025 00:05

Çarşamba günü LÖSEV’deydik. Yıl boyunca lösemili çocukların tedavisi amacıyla düzenlenen farkındalık çalışmaları, yerini 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinliğine bıraktı. Lösemili Çocuklar Sağlık ve Eğitim Vakfı’nın organizasyonu, LÖSEV Bursa İl Koordinatörü Aslı Sakarya’nın konuşmasıyla başladı. Ç

‘Cashless Effect’ cepleri boşalttı!

06.03.2025 00:05

Kazandığımızı hiçbir ihtiyacımıza yetiremiyoruz. Maaş bir yatıyor sonra bir bakmışız ki yok! Enflasyonun etkisi; mal ve hizmetlerin uçuk fiyatları gibi argümanlar kullanmayacağım bu sefer. Zaten ‘iftarın maliyeti’ başlığı altında gıda enflasyonu çokça gündeme geldi. Pide, hurma, et, süt, yumurta…

Bir dolandırıcılık hikâyesi

05.03.2025 00:05

Sosyal medya hesaplarının çalınması bir dönem çok popülerdi. Gönderilen linke tıklayarak, hesabınızı kaybediyor bir daha da geri alamıyordunuz. Çalan kişiler sizde ekli olanlara mesajlar yolluyor; bazılarından para bazılarından başka yardımlar talep ediyordu. Hatta gözlerine kestirdiklerine de li

‘Overtourism’den kaçıyorum…

04.03.2025 00:05

Geçen hafta, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Telif Hakları Genel Müdürlüğü tarafından desteklenen, İnternet Medya ve Bilişim Federasyonu tarafından yürütülen ve Türk İnternet Medya Birliği (TİMBİR) iş birliği ile gerçekleştirilen; Kültür ve Turizm Basın Elçileri Projesi’nden bahsetmiştim. Çok say

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
Yeni Dönem Gazetesi En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.