Hava Durumu

Umutsuz bekleyiş

Yazının Giriş Tarihi: 21.12.2024 00:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 21.12.2024 00:05

2025 yılı asgari ücretinin belirlenmesi için yapılan üçüncü toplantıdan da yine bir rakam çıkmadı.

10 Aralık ardından 16 Aralık tarihlerinde iki toplantı yapılmış bu iki toplantıda da işçi ve işveren taraflarının görüşleri dinlenmiş ancak herhangi bir rakam açıklanmamıştı. Asgari ücretin 17.002 TL olduğu, açlık sınırının 20.000 TL’yi geçtiği, yoksulluk sınırının da 70.000 TL’ye dayandığı bir ortamda yapılan üç toplantının ardından belirlenecek rakam için asgari ücretlinin umutsuz bekleyişi devam ediyor.

Bekleyişe umutsuz diyoruz…

Çünkü belirlenecek rakam aşağı yukarı belli ve bu rakam yine çalışanı tatmin etmeyecek. Asgari ücretliler ya da biraz daha üzerinde maaş alanlar ülkemizde çalışanların büyük çoğunluğunu oluşturuyor. Avrupa ülkelerinde işe yeni başlamış olanların kısa bir süre aldığı asgari maaş, Türkiye'de geniş kitlelerin aldığı standart maaş halinde bulunuyor.

Son yıllarda giderek artan hayat pahalılığı, gelir dağılımındaki eşitsizlik, gıda, kira ve ulaşım gibi temel ihtiyaçlardaki aşırı fiyat artışı dar gelirlileri adeta hayatından bezdirdi. Yoksulluk ise, istenmese de kabullenilmiş durumda. Asgari ücretlinin derdi en alt düzeyde de olsa sıkıntıya girmeden geçinebilmek. Henüz maaş zamları gelmeden, gıda fiyatlarındaki artış gelecek olan zammı büyük oranda eritti. Günde 8-10 saat çalışarak asgari ücret alan bir kişi akşam evine giderken çoluğuna çocuğuna en basit ihtiyaçlarını bile alamamanın üzüntüsünü yaşıyor. Ete, kıymaya karşıdan bakan, kaşar peynirinin tadını unutan, geçmişte kiloyla aldığı gıda ürünlerini artık gram ile alan milyonlar, henüz belirlenmemiş olan yeni asgari ücretten umutsuz.

Çünkü biliyorlar ki karar verilecek rakam, enflasyon karşısında yine adeta kuşa dönecek. Üçüncü toplantının sonrasında TÜRK-İŞ asgari ücret için beklentisinin, yüzde 45 enflasyon farkı artı yüzde 20 refah farkı ile 29.583 lira olduğunu açıkladı. Ama muhtemelen kendileri de biliyorlardır ki, bu rakamı kabul ettirmeleri mümkün görünmüyor.

DİSK (Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu) verilerine göre Türkiye'de çalışanların yüzde 40'ı asgari ücret civarı hatta daha altındaki rakamlarla geçinmeye çalışıyor. Umutsuzluğun umudu henüz tarihi belirlenmemiş olan dördüncü toplantıya kaldı. İşçi kesimini temsilen TÜRK-İŞ, işveren temsilci odası olarak TİSK, ve hükümeti temsilen de Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkan'ın yer aldığı komisyon muhtemelen, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Mısır dönüşü sonrasında tekrar toplanacak. Kulislerde konuşulanlara göre asgari ücret 22.500-23.500 bandında olacak. Bu rakamlar elbette ki çalışanları memnun etmeyecek ama bir taraftan da işverenin ayakta tutulması gerekiyor.

Asgari ücrete yapılacak daha yüksek bir zam işverenin giderlerini de daha fazla yükselteceği için kapanmalara, işsizliğin de artmasına yol açacak. Yine 30 bin lira civarı bir asgari ücret belirlenmesi, enflasyonun daha da azmasına sebep olacak. Asgari ücrete ne kadar zam yapılırsa yapılsın, enflasyon düşürülmediği takdirde yapılan artışın anlamı kalmıyor.

Merkez Bankası 2024 yılı sonu enflasyon tahminini %38'den %44'e yükseltmişti, 2025 yılı tahmini de buna paralel olarak %14 ten %21e, 2026 tahmini de %9'dan %12'ye çıkartılmış bulunuyor. Yani en iyi ihtimalle Merkez Bankası'nın tahmini tutarsa önümüzdeki yıl %21 lik bir enflasyonu yaşayacağız. Fakat bunun da garantisi yok tahmin buyken karşımıza %35-%40’lık bir enflasyon da çıkabilir. Eğer göstergeler böyle olursa temmuz ayında asgari ücrete yeni bir artış getirilmesi mecburiyeti doğar. Türkiye'nin dev firmalarının art arda konkordato ilan ettiği, üretimin yerinde saydığı, yeni işletmelerin açılma sayısının azaldığı ve hatta tekstil sektöründe kapananların daha fazla olduğu bir dönemden geçiyoruz.

Bursa sanayinin mihenk taşlarından TOFAŞ' ın işçi çıkardığı, Aroma meyve suyu fabrikasının konkordato ilan ettiği, İnegöl'den dünyanın dört bir yanına mobilya ihraç eden fabrikaların iflas ettiği sıkıntılı bir süreçten geçiyoruz. Ülke ekonomisi bu durumdayken, doğal olarak asgari ücretlinin de belirlenecek artış ile daha rahat edeceğine dair umudu yok.

Bizi yönetenlerin ellerine daha hızlı tutup, yaşanan sıkıntıları sonlandırmaları hepimizin beklentisi.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.