İnsanlığın utanç yıl dönümü

Bir yıl oldu… İsrail durmuyor, durdurulamıyor.

Tam tersi teşvik ediliyor; vur, öldür, yok et deniliyor. Bir yıldır Gazze'de Müslüman katliamı yapılıyor. Haçlı seferleri ruhunun yaşadığı açık açık tüm dünyaya gösteriliyor. Gazze'de hayatını kaybeden Filistinlilerin sayısı 42.000'e dayandı. Bunun yaklaşık 17.000’i çocuk, 11 binden fazlası da kadınlardan oluşuyor. Yaralı sayısı da 100.000'e doğru gidiyor.

Bunlar sadece matematiksel rakamlar değil her biri bir can, bir hayat. Ve sayı saatler geçtikçe daha da yükseliyor. İsrail bombalıyor, yakıyor, yıkıyor, sürgün ediyor, sürgün ettiğin yerde yine öldürüyor. Gazze topraklarında bombalanan bina enkazlarının altında hala binlerce ölü var. Hastaneler, okullar yerle bir edilmiş durumda.

Netanyahu, Hitler'in zalimliğini bile geride bırakacak bir soykırıma imzasına atıyor. Hem de gülerek… Zafer naraları atarak…

Meydanlarda toplanıyor, İsrail bayraklarını yakıyor, yaşanan soykırımı protesto ediyor, ‘yeter artık’ diyoruz. Peki bu yaptıklarımız gerçek anlamda bir fayda sağlıyor mu? Maalesef ki hayır. Katil İsrail bildiğini okumaya devam ediyor. Eylül ayında toplanan Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda Gazze için ateşkes talep edildi. 193 ülkenin liderleri ve üst düzey devlet yetkilileri genel kurulda idi, alınan sonuç ise sıfır, hatta sıfırın altında.

Bu talebin sonrasında İsrail bırakın katliamları durdurmayı Lübnan'a karşı saldırıya geçti. İkinci bir cephe açarak Beyrut'ta Müslümanların yaşadığı mahallelere bomba yağdırmaya başladı. Arkasına Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa ülkelerini almış olan bu katil yapı meydanı boş bulduğu için pervasızca katliamlar yapmaya devam ediyor. Meydanı boş buldu diyorum çünkü kendisini durduracak, sindirecek, geri adım atmasını sağlayacak bir yapı yok.

Bunları yapacak kendi arasında birlik ve beraberlik içinde ortak hareket eden bir İslam alemi yok. Mısır sessiz, Ürdün dilsiz, Birleşik Arap emirlikleri ürkek, Suudi Arabistan “Gazze bizi ilgilendirmiyor bizim için kendi ülkemiz önemli" diyecek kadar utanmaz.

En yüksek sesi çıkaran, bu soykırımı dünyaya anlatan, gelin İsrail'i hep birlikte durduralım bu soykırımı sonlandıralım diyen tek ülke Türkiye. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye olarak bedeli her ne olursa olsun İsrail hükümetinin karşısında durmaya, dünyayı da bu onurlu duruşa çağırmaya devam edeceğiz" diyor. Erdoğan denmesi gerekeni diyor, yapılması gerekeni yapıyor fakat Birleşmiş Milletler başta olmak üzere Yahudi- Hristiyan ittifakına dayanan tüm örgütler ve ülkeler üç maymunu oynamaya devam ediyor.

İsrail'in yaptığı Müslüman soykırımı birinci yılını doldurup hız kesmeden devam ederken, Gazze'de kundaktaki bebekler öldürülüp, çocuklar açlığa mahkum edilip, yüzbinlerce insan topraklarından sürgün edilmişken ne yazık ki bu katliamın durması temenni etmekten başka yapabileceğimiz bir şey yok.

Varlıklarını ABD ve Avrupa ülkelerine borçlu olan, makamlarında oturmak için Yahudi ve Hristiyan ittifakının önünde düğmelerini ilikleyip saygı duruşunda bulunan Arap ülkelerinin kralları ve diktatörleri ile bir yere varmak mümkün değil. Haksızın haklıyı alt ettiği, güçlünün güçsüzü katlettiği büyük bir soykırımın yaşandığı bir yılı geride bıraktık, bu utancın vebali Dünya var oldukça üzerimizde olacak.

SAĞLICAKLA KALIN…