Saygı ve minnetle…

Bugün;

Siyasette kadın mücadelesinden birkaç örnekle başlamak istiyorum:

Hayatını kadın hakları mücadelesine adayan Nezihe Muhiddin 13 arkadaşı ile birlikte, 1923’te Kadınlar Halk Fırkası’nı kurdu.

Çeşitli nedenlerle onaylanmadı ve resmi parti statüsü kazanmadılar ama Nezihe Muhiddin, arkadaşlarının desteğini alarak, faaliyetlerinin devamını sağlamak adına 7 Şubat 1924’te Kadınlar Birliği’ni kurdu.

Bu birlik kadınların siyasi hakları adına birtakım çalışmalar yürüttü.

***

1926 yılında Medenî Yasa'nın kabulüyle birlikte çağdaş haklardan yararlanan kadınlar, önce 1930’da belediye seçimlerine katılma hakkını elde etti.

Sonra 1934'te de milletvekilliği seçme ve seçilme hakkına sahip oldu…

Cumhuriyetle birlikte Türk kadını erkeklerle eşit haklara sahip oldu.

***

17 Kasım 1972’de kurulan Türkiye Ulusal Kadınlar Partisi (TUKP), ülkemizdeki ilk yasal kadın partisi oldu. Kuruluşunda 16 kişi yer aldı.

Melike Bayburt partinin ilk genel başkanı oldu.

Amaç erkek egemen siyasette kadınların da var olma mücadelesi idi.

Bu parti 1981’de mahkeme kararı ile kapatıldı.

***

Sonrasında farklı siyasi partiler içerisinde pek çok kadın görev aldı.

Varlık mücadelesi verdi.

Türkan Akyol, İmren Aykut, Işılay Saygın, Güldal Akşit, Tansu Çiller, Meral Akşener, Ruhsar Pekcan ve daha pek çok isim erkek egemen siyasette kadın olarak öne çıktı, önemli görevlerde bulundular.

***

Kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün olduğu Türkiye Cumhuriyeti’nden önceki dönemlerde kadınlar neredeyse ‘hayvanlardan’ bile sonra geliyordu!

Atatürk’ün ilke ve inkılapları doğrultusunda, Türk kadını erkekle eşit haklara sahip oldu…

***

Bugün 10 Kasım…

Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü, ATA’mızı anma günü…

Ebediyete uğurlanmasının üzerinden tam 86 yıl geçti.

Bugün bir Türk kadını olarak;

Bu satırlarımı okurla buluşturabiliyorsam Atatürk’e çok şey borçluyum.

Bugün meclis sandalyelerinde erkeklerle birlikte oturabiliyorsak Atatürk’e minnet borcumuz var.

Bugün kadın olarak her türlü mesleği sürdürebiliyorsak Atatürk’e büyük vefa borcumuz var.

Sadece 10 Kasım’da değil, her gün O’na şükran duyuyorum.

Ne mutlu ki O’nun kurduğu Cumhuriyette özgürce yaşıyoruz.

Açtığı yolda, durmadan yürüyeceğiz…

Mustafa Kemal Atatürk’ü saygı, sevgi ve minnet ile anıyorum…