Bir asgari nakarat daha başlıyor!

Asgari ücret Türkiye’de milyonlarca insanın birebir maruz kaldığı ya da maruz bırakıldığı en can alıcı ve en can sıkıcı konuların başında geliyor.

Her sene aralık ayı ile bu furya yeniden başlıyor.

Herkesin ve her kesimin tahmini, hesabı, kitabı bir başka çalışıyor.

İş veren ayrı dertli, işçi ayrı dertli, sendikalar ayrı dertli…

Hadi hayırlısı...

İşte o ay geldi çattı ve asgari ücret pazarlığı start aldı

Bu bağlamda;

Asgari Ücret Tespit Komisyonu her yıl Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı başkanlığında toplanıyor. 2024 yılında uygulanacak asgari ücreti belirleme çalışmaları kapsamında Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun ilk toplantısı ise Bakan Işıkhan'ın, duyurduğu tarih ise 1 Aralık...

En başta ifade ifade ettiğim gibi, konu çok boyutlu, bir çok kesimden görüş alınıyor.

Beklentiler ve hesaplar farklı olsa da...

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, zaman zaman asgari ücretle ilgili açıklamalarda bulunuyor.

Bakan Işıkhan’nın son açıklaması:

"Yıl sonunda asgari ücrette enflasyon yükünü hafifletmek adına önemli bir gündemimiz var!”

Dünya genelinde yaşanan ekonomik resesyon nedeniyle son birkaç yıldır ülkemizde yılda iki defa zam yapılıyor. Bakan Işıkhan, bu konu için de bir açıklama yaparak, asgari ücretin artık yılda bir defa uygulanacağını duyurdu.

Ve…

Tüm gözler uzmanlara çevrildi.

Kimi, senede bir defa olacağı için bu seneki asgari ücretin diğer senelerin ortalamasının üstünde olacağını söylüyor.

Kimi uzmanlar da değişen bir şey olmayacağını, alım gücü düşürülmedikçe herhangi bir durumun değişmeyeceğini ileri sürüyor.

Sonuç ne olursa olsun, ülkemizde gerçekten her sektörde, kalifiye ya da vasıfsız, üniversite mezunu olsun veya olmasın, beyaz yaka ya da mavi yaka hiç fark etmiyor; tamamen asgari ücret sistemine razı edilen bir toplum olduk diyebiliriz!

Bu durumda itiraz etme ya da seçme hakkımız da bulunmuyor.

Bu ücretle günümüz koşullarında geçinmenin mümkün olmadığı da biliniyor. Ama yine de aynı şekilde birileri komisyon adında bir masada oturacak ve milyonlarca insanın ekmeği için karar verecek.

Kim belirliyor diye baktığımızda;

Yasayla adına Asgari Ücret Belirleme Komisyonu diye bir kurul belirlenmiş.

Bu kurul:

5 hükümet (devlet) temsilcisi.

5 İşveren temsilcisi.

5 İşçi temsilcisinden oluşuyor.

İşte bu kurul birkaç toplantı yaptıktan sonra bir karar alacak. Ve o kararı da her sene olduğu gibi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan kamuoyuna açıklayacak.

Bunlar devam ederken de…

Asgari ücretliler her gün ilgili ilgisiz herkesin asgari ücret tahminini, açıklamasına maruz bırakılacak.

Aralık ayı Türkiye’de asgari ücretli için psikolojik bir savaştır dersek abartmış olmayız. Çin işkencesi gibi.

Her sene asgari ücret görüşmeleri esnasında kamuoyunda en çok ses getiren sendika Türk-İş’tir.

Buna göre;

Önceki yıllarda 1 işçi komisyonda yer alan Türk-İş, bu yıl ilk kez 4 işçi ile pazarlık masasında olacağı bilgisi var.

Bu bağlamda TÜRK-İŞ kırmızı çizgi olarak belirlenen rakamını da açıkladı.

TÜRK-İŞ Başkanı Atalay, daha önce yaptığı açıklamada açlık sınırının kendileri için kırmızı çizgi olduğunu ve bu tutarın altında bir rakama asla onay vermeyeceklerini belirtmişti. Bu çerçevede, 2024 asgari ücret zammının 14 bin 25 TL olarak belirleneceği öngörülüyor.

Mevcut asgari ücret 11.402 TL…

Şimdi tüm gözler Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda…

Hayat pahalılığı günbegün artıyor.

Dün alınan bir ürün bugün alınamıyor.

Kira fiyatlarının uçtuğu bir ülkede, asgari ücretin kiraların altında kaldığı net bir şekilde ortada.

İşçi, insanca bir yaşam için hakkaniyetli bir sonuç bekliyor.

İş veren artan maliyetlerden şikayetçi.

Hükümet, pandemi sonrası oluşan global ekonomik buhrandan şikayetçi.

Velhasıl durum apaçık ortada.

Sonuç mu?

Çok da parlak gözükmüyor.

Çarşı pazardaki rakamlar her gün değişiyor, işçinin rakamı bir kere…

Asgari ücretli her sene olduğu gibi yine komisyonun vereceği rakama mahkûm edilecek.

Çünkü başka seçeneği yok!

Sağlıkla kalın!