Bursa Çimento’dan Çevreye ve Ekonomiye AB Standartlarını Aşan Yatırım

İnsana ve çevreye saygılı anlayışıyla, sürdürülebilir bir geleceğe inanan Bursa Çimento çevreci ve sürdürülebilir konumunu güçlendirmek için, “Modernizasyon Yatırımı Projesini”  2024 yılı sonuna kadar hayata geçirmeyi planlıyor.

“YÜZDE 80 İKİNCİL YAKIT KULLANIMI ÇEVRE AÇISINDAN EN ÖNEMLİ PARAMETRE”

2011 yılında kurulan Alternatif Yakıt Hazırlama Tesisi ile 590 bin ton atığın alternatif yakıt olarak kullanılarak çevreye, ülke ekonomisine katkı sağladığını ifade eden Bursa Çimento Genel Müdürü Barbaros Onulay, “14 Temmuz 1966 yılından bu yana Bursa’da faaliyet gösteren Bursa Çimento, kurulduğu günden bu yana fosil yakıt kullanımı azaltmak adına önemli çalışmalara imza atmayı sürdürüyor. Çimento fabrikalarının en büyük maliyet kalemleri enerji ve ana yakıt olan kömürdür. Yeni yatırımımızla birlikte yüzde 80 ikincil yakıt kullanım hedefimiz sürdürülebilirlik ve çevre açısından en önemli parametrelerden biri olarak öne çıkıyor.” ifadelerini kullandı.

“ÇEVRE VE EMİSYONLAR ÖNCELİKLİ KONUMUZ”

Çevre ve emisyonlar konusunun, yeni yatırımın öncelikli konusu olduğunu ifade ederek, mevcut tesisi çok ileriye taşıyacak Modernizasyon Yatırımı Projesi hakkında bilgiler paylaşan Onulay, “TBMM'de kabul edilen ''Paris Antlaşması'' çerçevesinde ülke çapında gündemde olan potansiyel gelişmelerle tam uyumlu olan bu yatırım, ''Avrupa Yeşil Mutabakatı'' çerçevesinde yakın zamanda devreye alınması olası yükümlülüklere de uyum sağlanmasına katkıda bulunacaktır. Yatırım, "kullanılan en iyi teknoloji" uygulamalarından birisi olup, genel proses özelliklerinin yanında klor by-pass sistemi, özel atık yakma haznesi gibi ilave özelliklerle tasarlandı. Yatırım hem maliyetlere hem de çevre ve hava kalitesine pozitif anlamda katkılar sağlayacak.” dedi.

 “DAHA AZ SU, ELEKTRİK VE YAKIT TÜKETİMİ OLACAK”

Küresel anlamda yaşanan iklim krizleriyle birlikte, sürdürülebilir bir gelecek için doğal kaynaklarının doğru kullanımı ve çevre duyarlılığının herkesin en önemli gündem maddesi olması gerektiğini ifade eden Onulay, “Bu anlamda  kapsamlı bir çalışmayla, çevre duyarlılığı konusunda öncü bir yatırımı hayata geçirmekten büyük onur duyuyoruz.  Yeni yatırımımız ile bir taraftan daha az ekipman kullanımı, daha az elektrik ve yakıt tüketimi, daha az taze su tüketimi sağlanacak olup diğer taraftan da daha fazla alternatif hammadde ve daha fazla atık kullanımı gerçekleştirilecek. Ayrıca kapalı stok alanlarımızı 6 kat arttırma imkânımız olacak” dedi.

“BURSA’YI ÇEVRE KONUSUNDA ÇAĞIN ÖTESİNE TAŞIYACAK YATIRIM”

Modernizasyon Yatırımı’nın Bursa Çimento’yu ileriye taşıyacağının altını çizen Onulay, son olarak şunları söyledi, “Daha fazla alternatif hammadde daha fazla atık kullanımı ile fosil yakıt yakma kaynaklı karbondioksit emisyonlarımızda yüzde 35'e kadar azalma olacak. Tüm gaz ve toz emisyonlarında ciddi azalmalar gerçekleşecek. Böylece modernizasyon Yatırımı, Paris İklim Anlaşması ve Avrupa Yeşil Mutabakatı hükümleri çerçevesinde ilk devreye alındığı günden itibaren azaltım taahhütleri ile Bursa Çimento'yu sektörün, önde gelen kuruluşlarından biri haline getirecek, kentimizi de çevre konusunda çağın ötesine taşıyacaktır. NOx emisyonlarında yüzde 40'a kadar azalma olacak, bu oran AB’de uygulanan limit değerlerinin dahi altındadır. Bu yatırım, gelecekte mevzuatta yapılabilecek limit değişimlerine de şimdiden hazır olacak şekilde tasarlandı. Çevresel toz emisyonlarında yüzde 25'e kadar azalma olacak.  Cari açığa ve istihdama katkısı ile de Bursa Çimento’yu sektörün öncüsü haline getirecek.”

“ÖNYARGILAR AŞILMALI VE ACİL DÜZENLEMELER YAPILMALIDIR”

Türkiye’nin, Avrupa Birliği çevre uyum yasaları kapsamında 300’den fazla mevzuatı düzenleme ihtiyacıyla karşı karşıya olduğunu hatırlatan Onulay, sözlerini şöyle tamamladı, “Mevcut atık yönetimi, düzenli depolama yerine mekanik/biyolojik ayrıştırma tesisleri kurularak geliştirilmelidir. Evsel atıklardan üretilen alternatif yakıtlar (ATY), çimento fabrikalarında enerji geri kazanımı için değerlendirilebilir, böylece metan gazı ve yer altı suyu kirliliği gibi çevresel riskler azaltılabilir. İlave yakma tesisi ihtiyacı olmadan mevcut fırınlarda bu atıklar kullanılabilir. Belediyelerin arıtma çamurlarını kurutmasıyla bu süreç daha da etkin hale getirilebilir. Depolama en pahalı ve çevresel açıdan zararlı yöntem olduğundan, bu konuda önyargıların aşılması ve acil düzenlemeler yapılması gereklidir.”