Bakan Kirişci: “Çiçek ihracatından 121 milyon dolar gelir elde ettik”

 

1.7 milyar çiçek üretildi, 121 milyon dolar gelir elde edildi

Festivalde konuşma yapan Bakan Kirişci, festivale katılmaktan dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirerek, çiçek üretimi ve ihracat rakamlarını paylaştı. Kirişci, "Ülkemizde 2021 yılı verileri itibariyle 1.7 milyar adet çiçek üretilmekte. Bu üretimimiz karşılığında yapmış olduğumuz ihracat 2021 yılı itibariyle 121 milyon dolara yükselmiş. İthalatımız da var. İthalatın ihracatla oranlanması durumunda Türkiye'de gerçekten tarımın kendisi de zaten net ihracatçıdır ama çiçek konusunda da Türkiye net ihracatçı bir ülkedir. Bir önceki yıla göre bu ihracatını yüzde 60 artırarak bir kez daha göstermiştir. Yapmış dolduğumuz ihracatta miktar olarak artış ile rakamsal ihracatı karşılığı olan oran bir birinden farklı. Yani ihracat miktarı ton bazında artış gösterirken ondan çok daha fazla bir döviz getirisi elde edebiliyoruz. Bu da katma değeri yüksek olan ürünlere veya bu ürünleri daha iyi pazarlara satabildiğimizin bir göstergesidir” dedi.

 

Pandemi ve Rusya-Ukrayna savaşı Türkiye’ye avantaj sağladı

Hollanda’nın çiçek üretiminde örnek bir ülke olduğunu ifade eden Bakan Kirişci, pandemi ve Rusya-Ukrayna arasındaki savaşın ardından Türkiye’nin jeostratejik üstünlüğünün ortaya çıktığını belirterek, “Bugün bizim ihracat ve dış ticaret noktasında en büyük pazarımız olan Avrupa'nın hemen yanı başımızda bulunuyor olmamız bize çok büyük bir lojistik avantaj sağlıyor. Çin, Afrika'nın bazı ülkeleri ve Güney Amerika ülkeleri dünyada çiçek sektöründe belirleyici ülkelerdi. Ama enerjideki, lojistikteki anormal artışlar bu ülkelerle bizim durumumuz mukayese edildiğinde öncelikle Avrupa ve savaş nedeniyle ambargoya bir takım yaptırımlara muhatap olan Rusya için önemli bir tedarikçi ülke konumuna getirdi. Ben bu fırsatın değerlendirilmesi gerektiğini her vesileyle dile getiriyorum ama çiçek konusunda bunun altına bir kez daha çizmek istiyorum" diye konuştu.

 

“Büyük bir beladan, musibetten kurtulduk”

Kirişci, Rusya-Ukrayna savaşında Türkiye’nin izlediği dış politikadan bahsederek şöyle konuştu: "Cumhurbaşkanımız başkanlığında ülke olarak izlediğimizin dış politikada birini diğerine tercih eden bir anlayış yerine 'her ikisi de bizim komşu ve dost ülkemiz' diyerek bir duruş sergiledik. Şayet bunun yerine bir taraftar mantığıyla bu ülkelerden birisini kendimize desteklenmesi gereken bir ülke olarak seçseydik bu 2 ülkeden sonra yani Rusya ve Ukrayna'dan sonra bu savaştan zarar gören 3. ülkede biz olurduk. Bu manada cumhurbaşkanımıza ve devletimize ne kadar müteşekkir olsak azdır. Biz büyük bir beladan, musibetten kurtulduk. Şu anda her 2 ülke bizim üzerimizden dünya ile temas etmenin yollarını aramakta veya bu 2 ülkenin dışındaki ülkeler bizim üzerimizden bu ülkelerle ilişki kurma çabası içerisine girmektedir. Bundan dolayı diyorum ki elbette musibet istenmez ama bin nasihatten evla olan musibet ve musibetleri yaşadık. Pandemi ve Rusya-Ukrayna savaşı. Bir anda kendimize geldik. Ben çiftçi çocuğuyum demeye utanan bir toplum haline gelmiştik. Ama bir anda gördük ki cebimizde paramız masamızın üzerinde teknoloji var ama bu bizi doyurmuyor. Bizi doyuracak olan bu ülkenin eli öpülesi üreticilerimiz."

 

Kirişci’den ‘Yeşil Mutabakat’ vurgusu

Avrupa Birliği’nde başlayan yeşil mutabakat sürecinden de bahseden Kirişci, “Bu mutabakat ben sadece çiçekçilerimizin değil ama şu anda çiçekçilikten bahsedeceğim ama bizim bütün sanayimizi, tarımsal faaliyetlerimizi, her türlü iş ve işlemlerimiz artık bu Yeşil Mutabakatın gereklerini yerine getirmeye, yarın değil ertesi gün, ertesi gün değilse, ondan sonraki gün bizi mecbur kılacaktır. Ne demek istiyorum burada. Biz eğer kendi konumuza dönecek olursak kullanacağımız enerjinin yenilenebilir enerji olmasına dikkat edeceğiz. Bunları sertifikalandıracağız. Adına ne dersek diyelim yenilenebilir, temiz, yeşil enerjiyle üretim yaptığımızı belgeleyeceğiz. Kullandığımız bütün kimyasallar noktasında çevreci olduğumuzu, tarımsal atıkları mutlaka ayrıştırdığımızı, çalışanlarımızla ilgili her türlü uluslararası sözleşmelerin gereğini yerine getirdiğimizin belgelemek zorundayız. Evet Türkiye AB'ye ve Avrupa'ya tedarik noktasında bir lojistik üstünlüğü sahip. Doğrudur ama bunların gereklerine de bu manada bir kez daha çiçek üreticimiz, düşünmek zorunda. Yani sertifikalı, belgeli üretim. Yani iş ve işlemleri kayıt altına alınmış bir üretimi başarmak durumundayız” ifadelerini kullandı.

 

“Üreticilerimizin, çiftçilerimizin hizmetindeyiz”

Geçtiğimiz yıl Bayındır’da bir OSB’nin tescillendiğini ve en kısa süre içinde tamamlanacağını söyleyen Kirişci, “Sektöre her zaman destek veriyoruz. Özellikle gerek yatırım gerekse işletme kredileri noktasında mutlaka bilginiz vardır ama daha önce buralarda yüzde 50 sübvansiyonlu kullandırmış olduğumuz kredilerin limitlerini 10 milyondan 15 milyona çıkardık. Desteklemeler konusunda sektörle biz her zaman bir arada olacağız. Bakanlık olarak biz sadece tarım değil, ormanda bizim. Tarım ve Orman Bakanlığı gibi 150 bine yakın çalışanı olan ormanla ilgili de çok büyük bir organizasyonumuz genel müdürlüğümüz var. Yine suyun yönetiminden sorumlu DSİ var. 32 genel müdürlüğümüz ve birimimiz bizim bakanlığımız bünyesindedir. Bunların tamamının bendeniz de dahil milletimizin, üreticilerimizin, çiftçilerimizin hizmetinde olduğunu belirtiyorum” diye konuştu.

Kirişci ayrıca, Türkiye’deki çiçek üretiminin yüzde 30’unun İzmir’de yapıldığını ve İzmir’in pek çok tarımsal alanda ilk 10 sıra içerisinde yer aldığını ifade etti.

 

"İzmir, tarımda öncü şehirlerden biri"

Festivalde konuşan İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger de İzmir’in pek çok tarımsal alanda ilk sıralarda yer aldığını hatırlatarak, “İzmir tarımsal potansiyeli itibariyle dördüncü. Metropol büyükşehirler arasında tarımsal potansiyeliyle diğer şehirlerle yarışıyor. Tarım, turizm, ticaret, ve limanda söyleyecek çok sözü var. Tarımda öncü şehirlerden birisi. Daha da iyi hale gelecek. İzmir potansiyelini katlayarak, büyüterek devam edecek” dedi.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ ise festivalin hayırlı olmasını dileyerek, "Pandemi nedeniyle festivale ara vermek zorunda kaldık. Bayındır Çiçek Festivali ile biz baharın, hıdırellezin geldiğini anlarız. 2 yıldır baharın, hıdırellezin geldiğini bir türlü anlayamadık. İnşallah pandemi geride kaldı” diye konuştu.

Festivale, AK Parti İzmir Milletvekilleri Cemal Bekle ve Yaşar Kırkpınar, MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, ilçe belediye başkanları, AK Parti İzmir İl Başkanı Kerem Ali Sürekli, MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, üreticiler ve vatandaşlar katıldı.