Ankara'da bir özel güvenlik görevlisi, çalıştığı alışveriş merkezinden 2 karton sigarayı çalıp kaçan şahsı dövdüğü gerekçesiyle iş yeri tarafından kapının önüne kondu.Ayrıca pişkin hırsız güvenlik görevlisinden de şikayetçi oldu.
Haber Giriş Tarihi: 28.07.2017 10:29
Haber Güncellenme Tarihi: 28.07.2017 10:29
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.yenidonem.com.tr/
Filmlere konu olacak olay, 2005'te Ankara'daki bir alışveriş merkezinde (AVM) yaşandı. Görev yaptığı AVM'deki bir iş yerinden iki karton sigara çalan ve yağma olayına karışan kişi iddiaya göre, güvenlik görevlisine saldırdıktan sonra sivil polislerce yakalandı. Mesai arkadaşlarıyla birlikte hırsızlık zanlısını, polislerin elinden alarak ticaret merkezine götüren güvenlik görevlisi, iddiaya göre zanlıyı darp etti. Sigarayı çalan kişi, kendisine fena muamelede bulunduklarını ve iş göremez raporu almasına sebebiyet verdiklerini öne sürdüğü güvenlik görevlisi ve arkadaşlarından şikayetçi oldu. Görevliler hakkında Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde ceza davası açıldı. Bunun üzerine AVM yönetimi işverenin saygınlığını zedeledikleri gerekçesiyle güvenlik görevlisi ve mesai arkadaşlarının iş akitlerini olay sebebiyle feshetti. Şok kararla sarsılan güvenlik görevlisi, Ankara 14. İş Mahkemesi'nde kıdem ve ihbar tazminatının ödenmesi talebiyle dava açı. Davacı, iş akdine bir hırsızlık olayı bahane edilerek 21 Nisan 2005 tarihinde ihtarname ile son verildiğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının ödetilmesini istedi.
2 KARTON SİGARA
Davalı işveren ise bir müşterinin alışveriş merkezinden 2 karton sigarayı çalıp kaçarken sivil polislerce yakalandığını ve davacı ile diğer güvenlik görevlilerinin bu kişiyi sivil polislerden alarak götürdükleri ticaret merkezinde fena muamelede bulunduklarını ve iş göremez raporu almasına sebebiyet verdiklerini söyledi. Ceza davası sebebiyle saygınlığının zedelendiğini de öne sürdü. Mahkeme, hırsızlık zanlısı L.B.'nin davacının iş arkadaşları olan güvenlik görevlisi iki kişiye cebir şiddet uyguladığı davacı ve bir grup güvenlik görevlisinin ise suçluya müessir fiil uyguladığı suçun ağır tahrik altında işlendiği hususlarının maddi vakıa olarak kesinleştiğine dikkat çekti. Mahkeme kararında, "Feshe konu müessir fiil olayının gelişimi ve ağır tahrik altında suçun işlenmiş olması sebebi ile davacının abartılı bir davranışta bulunduğu kabul edilebilir ise de burada davalı işveren yönünden bir haklı fesih sebebi değil ve fakat davacı hakkında bir disiplin cezası uygulaması işlemi yapma hakkının bulunduğundan bahsedilebileceği, fesih işleminin, davacının eyleminin karşılığı olamayacağı gerekçesiyle davacının kıdem ve ihbar tazminatı talepleri kabulüne diğer alacak taleplerinin reddine karar verilmiştir" denildi.
TAHRİK ALTINDA İŞLENDİ
İşveren avukatının temyiz müracaatı üzerine Yargıtay 22. Hukuk Dairesi, mahalli mahkeme kararını bozdu. Kararda, "Her ne kadar mahkeme, gerekçesinde 'davacının bu eylemi tahrik altında işlemesi sebebiyle haklı fesih koşullarının oluşmadığı, davacının fiiline verilen işten çıkarma cezasının orantılı olmadığı' belirtilmiş ise de davacının eyleminin davalı işverenin saygınlığını zedelediği, ayrıca darp edilen kişinin işverene karşı tazminat davası açma koşullarının oluştuğu da göz önünde bulundurulduğunda davalı feshi haklıdır. Davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir" ifadeleri yer aldı.
Bozma kararı sonrası yerel mahkeme ilk kararında direnince devreye Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, yerel mahkeme kararının yerinde olduğuna hükmetti. Hukuk Genel Kurulu kararında şu ifadeler kullanıldı:
"Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nin ilgili dosyası içeriğinden, davacının iş sözleşmesinin işyerinden hırsızlık yapan bir kişiyi polisin elinden alıp etkili eylemde bulunduğu ve davalı işverenin bu olay sebebiyle iş sözleşmesinin feshettiği anlaşılmaktadır. Davacının bu davranışının amacını aşan bir davranış olduğu kabul edilebilir ise de suç işleyen kişiye karşı suçu önlemek amacıyla yapılan ani bir eylem olduğu, davacının menfaat elde etme saikiyle hareket ettiğine ve davalı şirketin bu eylem sebebiyle zarara uğradığına dair herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığı, aynı olay sebebiyle işten çıkarılan diğer bir işçinin iş sözleşmesinin feshinde haklı neden bulunmadığına dair mahkeme kararının onandığı hususları da dikkate alındığında iş sözleşmesinin işverence haksız feshedildiğinin kabulüyle davalının ihbar ve kıdem tazminatından sorumlu tutulması gerekmektedir. Açıklanan sebeplerle yerel mahkemece verilen karar usul ve yasaya uygun olup direnme kararı onanmalıdır."
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Hırsızı dövdü kapının önüne kondu
Ankara'da bir özel güvenlik görevlisi, çalıştığı alışveriş merkezinden 2 karton sigarayı çalıp kaçan şahsı dövdüğü gerekçesiyle iş yeri tarafından kapının önüne kondu.Ayrıca pişkin hırsız güvenlik görevlisinden de şikayetçi oldu.
Filmlere konu olacak olay, 2005'te Ankara'daki bir alışveriş merkezinde (AVM) yaşandı. Görev yaptığı AVM'deki bir iş yerinden iki karton sigara çalan ve yağma olayına karışan kişi iddiaya göre, güvenlik görevlisine saldırdıktan sonra sivil polislerce yakalandı. Mesai arkadaşlarıyla birlikte hırsızlık zanlısını, polislerin elinden alarak ticaret merkezine götüren güvenlik görevlisi, iddiaya göre zanlıyı darp etti. Sigarayı çalan kişi, kendisine fena muamelede bulunduklarını ve iş göremez raporu almasına sebebiyet verdiklerini öne sürdüğü güvenlik görevlisi ve arkadaşlarından şikayetçi oldu. Görevliler hakkında Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde ceza davası açıldı. Bunun üzerine AVM yönetimi işverenin saygınlığını zedeledikleri gerekçesiyle güvenlik görevlisi ve mesai arkadaşlarının iş akitlerini olay sebebiyle feshetti. Şok kararla sarsılan güvenlik görevlisi, Ankara 14. İş Mahkemesi'nde kıdem ve ihbar tazminatının ödenmesi talebiyle dava açı. Davacı, iş akdine bir hırsızlık olayı bahane edilerek 21 Nisan 2005 tarihinde ihtarname ile son verildiğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının ödetilmesini istedi.
2 KARTON SİGARA
Davalı işveren ise bir müşterinin alışveriş merkezinden 2 karton sigarayı çalıp kaçarken sivil polislerce yakalandığını ve davacı ile diğer güvenlik görevlilerinin bu kişiyi sivil polislerden alarak götürdükleri ticaret merkezinde fena muamelede bulunduklarını ve iş göremez raporu almasına sebebiyet verdiklerini söyledi. Ceza davası sebebiyle saygınlığının zedelendiğini de öne sürdü. Mahkeme, hırsızlık zanlısı L.B.'nin davacının iş arkadaşları olan güvenlik görevlisi iki kişiye cebir şiddet uyguladığı davacı ve bir grup güvenlik görevlisinin ise suçluya müessir fiil uyguladığı suçun ağır tahrik altında işlendiği hususlarının maddi vakıa olarak kesinleştiğine dikkat çekti. Mahkeme kararında, "Feshe konu müessir fiil olayının gelişimi ve ağır tahrik altında suçun işlenmiş olması sebebi ile davacının abartılı bir davranışta bulunduğu kabul edilebilir ise de burada davalı işveren yönünden bir haklı fesih sebebi değil ve fakat davacı hakkında bir disiplin cezası uygulaması işlemi yapma hakkının bulunduğundan bahsedilebileceği, fesih işleminin, davacının eyleminin karşılığı olamayacağı gerekçesiyle davacının kıdem ve ihbar tazminatı talepleri kabulüne diğer alacak taleplerinin reddine karar verilmiştir" denildi.
TAHRİK ALTINDA İŞLENDİ
İşveren avukatının temyiz müracaatı üzerine Yargıtay 22. Hukuk Dairesi, mahalli mahkeme kararını bozdu. Kararda, "Her ne kadar mahkeme, gerekçesinde 'davacının bu eylemi tahrik altında işlemesi sebebiyle haklı fesih koşullarının oluşmadığı, davacının fiiline verilen işten çıkarma cezasının orantılı olmadığı' belirtilmiş ise de davacının eyleminin davalı işverenin saygınlığını zedelediği, ayrıca darp edilen kişinin işverene karşı tazminat davası açma koşullarının oluştuğu da göz önünde bulundurulduğunda davalı feshi haklıdır. Davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir" ifadeleri yer aldı.
Bozma kararı sonrası yerel mahkeme ilk kararında direnince devreye Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, yerel mahkeme kararının yerinde olduğuna hükmetti. Hukuk Genel Kurulu kararında şu ifadeler kullanıldı:
"Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nin ilgili dosyası içeriğinden, davacının iş sözleşmesinin işyerinden hırsızlık yapan bir kişiyi polisin elinden alıp etkili eylemde bulunduğu ve davalı işverenin bu olay sebebiyle iş sözleşmesinin feshettiği anlaşılmaktadır. Davacının bu davranışının amacını aşan bir davranış olduğu kabul edilebilir ise de suç işleyen kişiye karşı suçu önlemek amacıyla yapılan ani bir eylem olduğu, davacının menfaat elde etme saikiyle hareket ettiğine ve davalı şirketin bu eylem sebebiyle zarara uğradığına dair herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığı, aynı olay sebebiyle işten çıkarılan diğer bir işçinin iş sözleşmesinin feshinde haklı neden bulunmadığına dair mahkeme kararının onandığı hususları da dikkate alındığında iş sözleşmesinin işverence haksız feshedildiğinin kabulüyle davalının ihbar ve kıdem tazminatından sorumlu tutulması gerekmektedir. Açıklanan sebeplerle yerel mahkemece verilen karar usul ve yasaya uygun olup direnme kararı onanmalıdır."
En Çok Okunan Haberler
Bursa'da kontrolden çıkan otomobil direğe çarptı: 2 yaralı
Türk Kızılay Şam Delegasyon Başkanlığı açıldı
Yolcu otobüsü uçuruma yuvarlandı: 10 ölü, 4 yaralı
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "CHP millilikten ve yerlilikten uzaklaşıyor"
Manchester City'nin kan kaybı sürüyor
Bakan Kacır: "Türk milleti gökyüzüne imzasını attı"
BALKANTÜRKSİAD’da anlamlı sergi
BOSİAD’ta Bowling heyecanı
Mustafakemalpaşa'da Ahmet Taşyürek dönemi