Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Diyarbakır İstasyon Meydanında 140 projenin açılışın yaptı. Açılışta konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, gördüğü ilgi karşısında kalabalığa teşekkür etti. Erdoğan, “Bu ne muhteşem bir ilgi. Bu güne kadar Diyarbakır’ı ben böyle görmemiştim. Bugün Diyarbakır bir başka güzel. Ne güzel pankartlar açılmış. Bir pankartta, ‘Reis paradan 6 sıfırı sen attın 2023’de 6 sıfırı da biz atacağız’ yazıyor. Diyarbakır’ı özlemişiz. Sizlerin coşkusundan anladığım kadarıyla Diyarbakır’da bizi özlemiş” diye konuştu.
“Kusuru olanlardan hesabı sorulacak”
Konuşmasında Amasra’da meydana gelen maden ocağına da değinen Erdoğan, “15 Ekim'de sizlerle birlikte olacaktık, Ancak Bartın’ın Amasra ilçesindeki bir kömür madeninde yaşanan elim kaza nedeniyle programımızı ertelemek zorunda kaldık. Orada şehit olan kardeşlerimiz ve aileleri bizlere emanettir. Bütün şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Başlatılan incelemelerin ardından olayda kusuru tespit edilen olursa her türlü işlemi yapacağız” şeklinde konuştu.
Konuşmasında dikkatini çeken bir pankarta daha yorum yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bir pankart daha var. ‘Diyarbakır etrafında Bağlar var. 6 masa size buradan mesaj var. Sahiplerinize fırsat vermeyeceğiz. Kürtleri masanıza meze etmeyeceğiz’ Biz yıllardır ne diyoruz, biz Türküyle, Lazıyla, Kürdüyle, Abazasıyla yaradılanı yaradandan ötürü severiz,, ayrım yok, öyleyse hep beraber bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep beraber Türkiye olacağız. Bizi bölmek isteyenlere de fırsat vermeyeceğiz. Bir dönem kucaklaşmamızı engellemek için her yolu denediler ama bilmediler ki kalpten kalbe giden görülmeyen yollar vardır. Biz gerekirse candan geçeriz ama gönül birlikteliğimizden vazgeçmeyiz dedik ve yolumuzdan dönmedik” dedi.
“Diyarbakır Annelerini batının şempanzelerine bırakmadık”
Konuşmasında Diyarbakır Annelerine de değinen Erdoğan, “Avrupa’dan beslenen zehirli köklerini bıçak gibi saplamak isteyenlere eyvallah etmedik. Diyarbakır annelerini batının şempanzelerine bırakmadık. Nerede bu batının insan hakları savunucuları bir kere gelip de Diyarbakır annelerini ziyaret ettiler mi? Niye, çünkü onların insan hakları savunucularıyla alakası yok. Onlar sadece sahne artisti. Ama Diyarbakır annesi kardeşlerim bunlara yüz vermediler. Dik durdular eğilmediler ve peyderpey evlatları dönüp geldi. Milletimizle aramıza fitne sokmak isteyenlerin kirli yüzlerini ortaya çıkardık” diye konuştu.
“Diyarbakır’ın rengi terör değil, kardeşliktir”
Diyarbakır’a kazandırdıkları yatırımları açmaya geldiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıklamalarını şöyle sürdürdü:
“Bugün burada 140 projenin açılışını yapıyoruz. Buradan tüm dünya ve tüm Türkiye’ye ile altını çizerek paylaşmak istiyorum Diyarbakır’ın rengi terör değildir, sur kültür yolu festivalidir. Üreten istihdam eden fabrikalardır. Diyarbakır’ın rengi PKK istismarı veya HDP’nin sapkınlığı değildir, bugün sergilediğimiz bu kardeşliktir. Ey Diyarbakır gel, her güzelliği içinde barındıran rengine birlikte sahip çıkalım. Binlerce yıllık geçmişine birlikte sahip çıkalım. İnsanlık tarihi kadar eski olan bu bölgenin kadim şehirleri Şam’ın, Bağdat’ın, Kudus’ün boynu bükülürken ülkenin 81 vilayeti ile birlikte senin yıldızını yükseltelim. Sen bu memleketin gözbebeğisin. Sen büyük ve güçlü Türkiye hedefimizin en önemli hedeflerinden birisin. Sen Dicle'nin en nazlı kuzusu, Mezopotamya'nın en kıymetli hazinesisin."
“Surların dili olsa da bu şehrin kolunu kanadını kıranları anlatsa”
Hz Ömer’in fethinden beri bizim olan Diyarbakır’a göz diken iflah olmaz diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Göz dikenin iflah olmayacağı açıktır. Şu Diyarbakır surlarının dili olsa da konuşsa. Daha düne kadar bu coğrafyanın tarihi ile kültürü ile sanayisi ile en önemlisi insanı ile en seçkin şehri olan Diyarbakır’ın kolunu, kanadını kıranların inadını anlatsa. Demokrasi lafını eksik etmeyenlerin yaptıklarını anlatsa. Bunların nasıl zulmün, kan emicisi olduğunu anlatsa. Sürekli Kürt lafı ederek Kürtleri sömürenlerin yaptıkları riyakarlıkları anlatsa. Bunların adı Kürt, kendileri Kürtlükle alakası yok. Kürt kardeşlerime en büyük zumlu yapan bunlar. Kandil’e benim Kürt çocuklarımın kardeşlerini kaçıran her türlü tacizi yapan bunlar değil mi? Öyleyle 7 ay var. 7 ay sonra yapılacak seçimlerde bütün bunların hesaplarını sormaya var mıyız” dedi.
Demirtaş’a gönderme
Kürt olmayanların bölgedeki Kürtleri sömürdüğünü ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan; “Yasın Börü evladımızı Diyarbakır caddelerinde şehit eden alçaklar bunlar değil mi? İşte bunun hesaplarını Diyarbakırlı kardeşlerim soracak. Her gecenin bir sabahı olduğu gibi Diyarbakır’ın yaşadığı karanlık da geride kalmıştır. Edirne cezaevinde yatan zat (Selahattın Demirtaş) Kürt değil, ama Kürtleri sömürüyor. Bir tane eş başkanları var Kürt mü değil, ama Kürt kardeşlerimi sömürüyor. Bunların oyununa gelmeyeceğiz. Diyarbakırlı kardeşlerim bunların hesaplarını soracak, buna inanıyorum. Diyarbakır artık huzurun şehridir. Irak’ı Suriye’siyle tüm bölgenin huzura ihtiyacı var. Ülkemizi doğu sınırlarından güney sınırına, batı sınırlarından, kuzey sınırlarına dört bir yanı ile bir huzur adası yapmaya çalışıyoruz. Buna terör örgütleri engel olamayacak. Türkiye’yi her şeyi ile büyütüyoruz. Büyüyen Türkiye’nin her bir ferdi de bu güzel iklimde geleceğine güvenle bakacak. Diyarbakır’ı yaptığımız 57 milyarlık kamu yatırımıyla her anlamda geliştirmenin gayreti içinde olduk. Batıya ne yaptıysak doğuya, güneydoğuya aynısını yaptık. Bu şehrin her karış toprağına bu şehirdeki her bireyin gönüllerine dokunduk. Kürtçe öğretmenlerin kadrosunu açtık. Şehir hastanesinin ihalesini hızla yenileyerek sizlerin hizmetine sunacağız” diye konuştu.
“Diyarbakır cezaevi müzeye dönüştürülüyor”
Cumhurbaşkanı Erdoğan Diyarbakırlılara müjde de verdi. 12 Eylül döneminde büyük eziyetlerin yaşandığı Diyarbakır Cezaevinin müzeye dönüştürüldüğü müjdesi veren Erdoğan, “Diyarbakır Cezavini boşaltma, müze ve kültür evi yapma sözü vermiştim, sözümü tuttum. Cezaevi Adalet Bakanlığından Kültür ve Turizm Bakanlığına devredildi. Gereken proje hazırlandı. Geçmişte nice zulümlere konu olan Diyarbakır Cezevi sanata hizmet edecek. Bu eserin şimdiden Diyarbakır’a hayırlı olmasını diliyorum. Diyarbakır cezaevi müze oluyor, artık bu açının yaygınlaştığı bu cezaevi ortadan kalkıyor. Diyarbakır’ın bu güzel tablosundan rahatsız olanlar da var. Tek sermayesi kaos olanlar bu hizmetlerden kahroluyorlar. Son Diyarbakır ziyaretimde PKK ve HDP zihniyetinin elindeki programa göre aile yapımızı ortadan kaldırma içinde olduğunu söylemiştim bu sözlerimi birileri bu kadar de değil demişti. Ama şimdi görüyoruz Kürt kardeşlerimizi bir avuç sapkınlığın elinde nasıl istismar edildiğini görüyorsunuz. HDP 50 bin Kürt kardeşimizin canına mal olan terör örgütünün yanında yer almıştır. Bunlar tüm sapkınların aktörü durumundadır. CHP kurduğu 6’lı masaya bunları almaya tenezzül etmemiştir. Bunlar da buna karşı çıkıp gidip bir grup kim olduğu belirsizlerle ittifak kurmaya çalışmışlardır. Buradan öyle bir ses verin ki Kandil’den Bürüksel’e kadar her yerden duyulsun. Diyarbakır Türkiye yüzyılını birlikte inşa etmeye hazır mıyız? 2023’te müreffeh Türkiye için seferber olmaya hazır mıyız? 2053 vizyonuna sahip çıkmaya hazır mıyız? Türkiye düşmanlarının heveslerini kursaklarında bırakmaya hazır mıyız? O zaman hep birlikte, tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet, bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız hep birlikte Türkiye olacağız” şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından 140 projenin açılış kurdelesi kesildi.