Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye'nin de girişimleriyle Dışişleri Bakanları düzeyinde çevrim içi düzenlenen 'Açık Katılımlı İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) İcra Komitesi Olağanüstü Toplantısı'nda konuştu.
Doğu Kudüs, Batı Şeria ve Gazze'de gerginliğin artmasında İsrail'in sorumluluğu olduğunu belirten Çavuşoğlu, Mescid-i Aksa'da ibadet kısıtlamaları, insanların zorla evlerinden edilmeleri gibi hareketlerin mevcut duruma yol açtığını kaydetti.
'İsrail'in temizlik kampanyasının bir parçası'
Çavuşoğlu, İsrail'in yapılan uyarıları duymazdan geldiğini ve böylelikle yeni bir trajedinin ortaya çıktığını dile getirerek, "Bu İsrail'in sistematik olarak yürüttüğü etnik, dini ve kültürel temizlik kampanyasının bir parçası" diye konuştu. Yasa dışı İsrail yerleşim yerleri ve Filistin halkının mülkünün yıkımlarının önemli boyutlara ulaştığına dikkati çeken Çavuşoğlu, "Bu eğilim geri çevrilmezse, iki devletli çözüm fiziksel olarak imkansız hale gelir" değerlendirmesinde bulundu.
Çavuşoğlu, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) ise bir kez daha başarısız olduğunu, ABD'nin karşı çıkması nedeniyle bir basın açıklaması dahi kabul edemediklerini kaydetti. BM Genel Kurulun'un düzenleyeceği toplantıya kendisinin bizzat katılacağını ve Filistin halkının korunması için herkesin çaba sarf etmesi gerektiğini vurgulayan Çavuşoğlu, aynı zamanda İnsan Hakları Konseyi (İHK) ve UNESCO gibi platformlarda da konunun takip edileceğini vurguladı.
'Bildiriler ve açıklamaların ötesine geçilmeli'
Son dönemde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ve kendisinin birçok muhatabıyla irtibatta olduğunu anımsatan Çavuşoğlu, bu çerçevede aynı zamanda sivil toplumun da dahil edilmesi gerektiğini ifade etti.
Çavuşoğlu, İsrail'in basın mensuplarını da hedef aldığını, Gazze'de hayatını kaybedenlerin yarısının kadınlar ve çocuklardan oluştuğunu dile getirdi.
Bakan Çavuşoğlu, "Sadece bildiriler ve açıklamalar yapamayız. Daha fazlasını yapmalıyız. Uluslararası toplum, Filistinli sivilleri korumakla yükümlü ve bu bağlamda İİT'nin de sorumluluğu büyük. Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 2018 kararı uyarınca Filistinli sivilleri korumak için bir uluslararası koruma mekanizmasının kurulması yönünde çaba sarf etmeliyiz" diye konuştu.
Bu mekanizmanın gönüllü ülkelerin maddi ve askeri katkılarıyla kurulabileceğini aktaran Çavuşoğlu, aynı zamanda İsrail'in savaş suçları ve insanlığa karşı suçlardan sorumlu tutulması gerektiğini, bu bağlamda Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin özel bir rolü olduğunu belirtti.
'Kendi içimizde isteksiz açıklamalar yaparsak başkalarını nasıl eleştiririz?' Çavuşoğlu, Filistin'de seçimler ve toplum arasında uzlaşı çabalarının de aktif şekilde desteklenmesi gerektiğine işaret ederek, "Bazı ahlaki pusulasını kaybedenler İsrail'e destek veriyor. Aynı kişilerin ırkçı ve İslam karşıtı politikalarla tanınmış olmaları da şaşırtıcı değil. Tarih bu kişileri yargılayacaktır. Ancak biz kendi ailemiz içinde isteksiz açıklamalar yaparsak, başkalarını nasıl eleştiririz? Bizi kim ciddiye alır?" ifadelerini kullandı.
İsrail'le normalleşme çabalarının da İsrail'i güçlendirdiğine dikkati çeken Çavuşoğlu, "Tutumumuz net olmalı ve insanlık ile adalete sahip çıkarak tarihin doğru tarafında yer almalıyız" vurgusunda bulundu.
Çavuşoğlu, "(Filistin'de) Birlik ve kararlılığımızı gösterme vakti. Ümmet bizden liderlik bekliyor. Türkiye gereken her adımı atmaya hazırdır" diye konuştu.