Türk-Japon diplomasisinin miladı: Ertuğrul Fırkateyni

Türkiye ile Japonya ilişkilerinin miladı kabul edilen Ertuğrul Fırkateyni'nin Japonya seferinden dönerken batmasının üzerinden 133 yıl geçti.

Haber Giriş Tarihi: 15.09.2023 15:07
Haber Güncellenme Tarihi: 15.09.2023 15:07

Japonya Prensi Komatsu'nun ABD ve Avrupa ülkelerinin ardından Ekim 1887'de İstanbul'u ziyaretine karşılık Temmuz 1889'da Japonya'ya gönderilen Ertuğrul, ertesi yıl dönüş yolunda tayfuna yakalandı.

Ertuğrul Fırkateyni'nin 16 Eylül 1890 akşamı Kuşimoto açıklarında kayalara çarparak batması sonucu sadece 69 denizci kurtulurken, 500'den fazla Osmanlı leventi hayatını kaybetti.

İadeiziyaretin mahzun hikayesi iki ülke diplomasisinde başlangıç kabul edilirken, batan fırkateyn ve leventlerin manevi mirası da 133 yıldır iki ülke halkının gönüllerinde yaşatılıyor.

Kazadan sadece 69 denizci kurtuldu

İslam dünyasından Japonya'ya organize ilk diplomatik heyet olarak kabul edilen Ertuğrul Fırkateyni, toplam 609 kişilik mürettebatıyla Temmuz 1889'da İstanbul'dan ayrıldı.

Fırkateyn sırayla Süveyş, Aden, Bombay, Kolombo, Singapur, Hong Kong, Fukuşu, Nagazaki, Kobe duraklarına uğrayarak 11 ay sonra Tokyo'nun doğusundaki Yokohama'ya ulaştı.

Dönemin Japonya İmparatoru Meiji tarafından kabul edilen Heyet Başkanı Ali Osman Paşa, Sultan 2. Abdülhamid'in gönderdiği mektup ve madalyayı Meiji'ye takdim etti.

Ziyaret marjında birçok temasta bulunan Osmanlı heyeti, Yokohama'dan 15 Eylül 1890'da ayrıldı.

Japonya'nın sert "eylül tayfunları"

Honşu Adası'nın güneyine ilerleyen Ertuğrul, 16 Eylül 1890 akşamı Wakayama eyaletine bağlı Kuşimoto açıklarına ulaştı.

Fırkateyn, Şionomiseki Burnu ile Kii Ooşima Adası civarlarında Güney Japonya'yı her yıl etkisi altına alan eylül tayfunlarına yakalandı.

Sürüklenerek kayalıklara çarpan Ertuğrul, parçalara ayrıldı ve Pasifik Okyanusu'nun sularına gömüldü.

Tarihi kaynaklarda, kazadan sadece 69 denizcinin kurtulduğu, 500'den fazla Osmanlı subayının yaşamını yitirdiği kaydediliyor.

Her yıl Kuşimoto'da tören

Japon hükümeti, 10 Ekim 1890'da kazazedeleri Hiei ve Kongo adlı zırhlı savaş gemilerine bindirerek Çanakkale'ye getirdi.

Berlin Anlaşması sebebiyle İstanbul'a giremeyen gemiler, leventleri Osmanlı'nın savaş gemisi Talia'ya ulaştırdı.

Hiei ve Kongo, İzmir'de bir süre bekletilmesinin ardından özel izinle Ocak 1891'de İstanbul Limanı'na giriş yaptı.

Osmanlı Devleti'nin misafiri olarak yaklaşık bir ay burada kalan Hiei ve Kongo, şubatta İstanbul'dan yola çıktı ve 3 ay sonra Japonya'ya döndü.

Ertuğrul'un mahzun mirası, Ankara-Tokyo ilişkilerinin miladı kabul edilirken, kazanın yaşandığı Kuşimoto'da 1891'de şehitler için anıt dikildi.

Türkiye'nin 1937'de restore ettirdiği anıt önünde her yıl anma törenleri yapılıyor.

1974'te inşa edilen Türk Müzesi'nde Ertuğrul Fırkateyni’nin maketi, gemideki asker ve komutanların fotoğrafları ve heykelleri bulunuyor.

İkili diplomatik ilişkilerin yüzüncü yılı 2024'te kutlanacak

Ada köylülerinin hayatta kalan Osmanlı denizcilerini karaya çıkartmaları ile Japon makamlarının şehit aileleri için yardım kampanyaları hafızalardan silinmedi.

Ertuğrul Fırkateyni'nin batmasından neredeyse yüz yıl sonra Türk Hava Yollarının (THY) 1985'te İran-Irak savaşında Tahran'da mahsur kalan çok sayıda Japon vatandaşını Japonya'ya taşıması da Türk-Japon ilişkilerinin kilit taşı olarak hatırlanıyor.

İkili diplomatik ilişkilerinin başlangıcının yüzüncü yılını 2024'te kutlayacak Türkiye-Japonya, bu iki tarihi vakayı karşılıklı ilişkilerinde dönüm noktaları olarak kabul ediyor.