Türkiye'nin okul öncesi eğitsel oyuncak üretme konusunda yaratıcı olamadığını söyleyen Anadolu Oyuncak'ın sahibi Nihat Karataş, "Üretim konusunda sıkıntılar yaşıyoruz. Çin oyuncakları ucuz olduğu için tüm Türkiye piyasasına hâkim olmuş durumda" dedi.
-ONURALP ÖZALP-
Okul öncesi eğitsel oyuncaklar piyasasını 20 yıl önce Bursa'ya getiren Anadolu Oyuncak'ın sahibi Nihat Karataş, Türkiye'nin bu konudaki yerini YeniDönem gazetesine anlattı. Bursa'ya ilk defa 1998 yılında okul öncesi eğitim seti satmak için geldiklerini anlatan Karataş, "20 yıldır Bursa'da bu işin içindeyiz. Bizim geldiğimiz yıl Bursa'da okul öncesi eğitsel oyuncakları satan yer yoktu. Daha doğrusu o yıllarda okul öncesi eğitim oranı il genelinde yüzde 5 dolaylarındaydı şimdi ise yüzde 40 civarlarında. Bu Pazar sadece Bursa'da değil Türkiye'nin her yerinde büyüyor" dedi.
'YARATICILIK YOK!'
Demirtaşpaşa'daki Timurtaş Camii'nin hemen yanında bulunan satış yeri ve atölyesiyle kreşlere, anasınıflarına, anaokullarına ve özel rehabilitasyon merkezlerine eğitsel oyuncak sattıklarını söyleyen Karataş, Bursa'nın değil, aynı zamanda Türkiye'nin bir çok yerine ve Batı Trakya'daki Türk okullarına da eğitsel oyuncaklar temin ettiklerini bildirdi. Kuklalar, minderler, beceri küpleri, maske setleri gibi eğitsel oyuncakları atölyelerinde kendilerinin tasarladıklarını aktaran Karataş, yeni eğitsel oyuncaklar üretme konusunda Türkiye'nin sınıfta kaldığını söyleyerek şöyle konuştu: "Son yıllarda üniversitelerde okul öncesi eğitmenliği ve anaokulu öğretmenliği bölümleri fazlalaşmasına rağmen yeterli nitelikte ve seviyede değil. Üniversite öğrencileri ile ortak proje yaparak bizim için yeni oyuncaklar tasarlamalarını istedik. Bize gelen yeni tasarımlar yurt dışındaki oyuncakların hemen hemen aynısıydı. Türkiye'de kendine has üretim yapılamıyor. Eğitsel oyuncaklar bakamından maalesef yaratıcılık yok."
'GÖRDÜĞÜNÜ KOPYALIYOR'
Türkiye'deki eğitsel oyuncakların çoğunun Çin'den geldiğini hatırlatan Nihat Karataş, "Her Çin malını kötü olarak görmememiz gerekiyor. Onlarda da kalite standartları var. 1. sınıf kalite en iyisidir. Arkasından 2., 3., 4. hatta 5. sınıf kaliteye kadar mal üretilebiliyor. Fakat onlar da kendi yaratıcılıkları ile değil, diğer devletlerin yaratıcılıklarını kopyalayarak piyasaya sürüyorlar. Biz de 2 kez Çin'den oyuncak getirttik fakat pişman olduk. Çünkü hem istediğimiz kalitede gelmedi, hem de bizim için daha pahalı oldu" diye konuştu.
'YETERKİ KALİTELİ OLSUN'
Çin'de ihraç ettikleri oyuncaklar üzerinden kara para akladıklarını da anlatan Karataş, "Firmalar ucuz olduğu için ithal yolunu seçiyor, böylelikle yerli üretici de Çin'den ithal ürün getiren firmalarla başa çıkamıyor. Fakat biz bunun içine çok girmiyoruz. Az kazanalım ama kaliteli ürün satalım derdindeyiz" dedi.
'ÖZEL BİREYLER YARARLANIYOR'
Eğitsel oyuncakların yararlarına da değinen Nihat Karataş, "Bireyin beyninin en hızlı geliştiği dönem 0-6 yaş arasıdır. Bu yaşlar arasında oyuncaklar ile çocukların bilgisel ve beceri yönünden desteklenmesi gerekir. Eğitsel oyuncaklarla oynayan çocukların ileriki yaşlarında pratik zekaya sahip oldukları ve kolay problem çözebildikleri gözlenmiş. Bu oyuncaklar sadece 0-6 yaş aralığındaki çocuklara değil, aynı zamanda özel gereksinimli bireylerin de topluma uyum sağlayabilmesi açısından yardımcı olduğu gözlenmiştir. Bursa bu konuda çok zengin bir yapıya sahip. Biz de birçok özel rehabilitasyon merkezine oyuncaklarımızı veriyoruz. Ciddi olarak bu işe değinen bir iki firma var. Birçoğu da işin ticaret kısmıyla ilgilenerek art niyetli davranıyor. Rehabilitasyon merkezlerinde eğitim alan özel bireylerin bizim sağladığımız oyuncaklarla gelişim sağlaması bizi çok mutlu ediyor" açıklamasını yaptı.