Güneydoğu Anadolu Projesi Tarımsal Araştırma Enstitüsü (GAPTAEM) mühendisleri, yerli tohumların ıslahı ve geliştirilmesi için çalışmalarını sürdürüyor.
Bu kapsamda geliştirilen, silajlık ve sindirilebilirlik yönüyle yüksek ot verim özelliğine ve kalitesine sahip olduğu belirlenen "Çetiner" ve "Ruha 63" çeşitleri için Tarım ve Orman Bakanlığı Tohumluk Tescil ve Sertifikasyon Merkez Müdürlüğünden tescil öncesi üretim izni alındı.
GAPTAEM Müdürü İbrahim Çetiner, tahıl üretiminin geliştirilmesi için önemli çalışmalar yürüttüklerini söyledi.
Bu kapsamda yüksek ot verimine sahip "Çetiner" ve "Ruha 63" çeşitlerini geliştirdiklerini aktaran Çetiner, Tarım ve Orman Bakanlığı Tohumluk Tescil Sertifikasyon Müdürlüğü tarafından üretim izni de alındığını kaydetti.
Geliştirdikleri arpa çeşitlerinin yem verimini ciddi anlamda yükselteceğini belirten Çetiner, arpa ve buğday çeşitlerini ıslah ve geliştirme konusunda çalışmaların devam ettiğini anlattı.
Yerli ve milli çeşitleri geliştirmek için büyük çaba sarf ettiklerini ifade eden Çetiner, şöyle konuştu:
"Geçtiğimiz hafta Tohumluk Tescil Sertifikasyon Müdürlüğü tarafından üretim izni alan çeşitlerimiz oldu. Bunlar serin iklim tahıllarında 2 kılçıksız arpa çeşidi. Kılçıksız arpa çeşitlerimiz, dünyada ilk kez tescilli bir kılçıksız arpa çeşidi olacak. İki çeşidimiz daha çok yemlik olarak kullanılmak üzere, altı sıralı iki arpa çeşidimiz. Bunların en önemli özellikleri kılçıksız olmaları ve yem bitkisi açısından yeşil aksamının çok olmasından dolayı yem olarak değerlendirilebilmesi."
Arpa çeşitlerin iyi bir silaj bitkisi olduğunu tespit ettiklerini anlatan Çetiner, "Yapmış olduğumuz TAGEM projesiyle bu kılçıksız arpaların diğer arpalarla karşılaştırmasını yaptık. Yani standart çeşitlerle karşılaştırmasını yaptık. Ayrıca da ot verimi yüksek olduğu için ot verimi yüksek olan tiritikale ile de yarıştırdık. Bu türlerin standart arpaların 2 misli ot verimi olduğunu gözlemledik. Bu yönüyle bakıldığı zaman kılçıksız arpa bir yem bitkisi olarak Türk tarımında, dünya tarımında yerini alacak. Dünyaya ve Türkiye'ye yeni bir çeşit kazandırdığımız için enstitü olarak mutluyuz." diye konuştu.
Yeni türlerin ekimden 80-90 gün sonrasında yem olarak hasat edilebildiğini belirten Çetiner, üretim izni alındığı için ürünün hemen piyasaya sürülebileceğini, tohum fiyatlarının da muadilleriyle ayrı aralıkta yer alacağını kaydetti.
Ziraat yüksek mühendisi Memduh Serdar Polat da ıslah çalışmalarının uzun yıllar sonucu elde edilebilecek bir sonuç olduğunu aktararak, ekip olarak yoğun emek sonucu ortaya çıkan türlerin çiftçilere daha kaliteli ve verimi yüksek tohum sunmaya başlayacaklarını vurguladı.